Urfa gezimiz kapsamında ikinci durağımız Urfa’nın Mimari Harikası: Konik Kubbeli Harran Evleri.
Harran ilçesi Mezopotamya uygarlıklarının beşiği gibi…İlçe merkezinin doğusunda bulunan konik kubbeli evler il merkezine 44 km mesafede bulunuyor. Merkezden 35-40 dakika araba yolculuğu ile ulaşılan bölge gerçekten görülmeye değer…
Harran Evleri ilk olarak M.Ö. VI. yüzyılda inşa edilmiş. Bu kerpiç evler Emevilerden bu yana da her yıl restore edilerek korunmuş.
Ticaret yollarının kesiştiği noktada tarih boyunca önemli bir yer teşkil etmiş. Harran’ın ilim merkezi olmasına katkı sağlamış.
Harran Evleri Mimari Yapısı
Kendinizi masal diyarında hissedeceğiniz Harran Evleri bindirme tekniği ile yapılmış.
Külah biçimindeki konik kubbeli evlerin tuğla kubbe ile örtülmesinin iki sebebi varmış. Birincisi bölgenin çöl olmasından dolayı ağaç malzemenin bulunmayışı, ikincisi ise Harran’da bol miktarda bulunan tuğla malzeme.
İçeriden en çok 5 metreye varan kubbeler, 30 40 tuğla dizisi ile örülmüş. Örgüleri düzensiz bir şekilde balçık sıva ile bağlanan kubbe ve duvarlar, içeriden ve dışarıdan yine bu harçla sıvanmış.
Bu mimari sayesinde evler yazları serin, kışları sıcak kalabiliyormuş. Bugün ise buraya gelen ziyaretçilerini kendisine hayran bırakıyor.
Harran Evleri’nin 4 farklı taşın üzerine kurulduğu düşünülmektedir. Taşlardan birinin yeri değiştirildiğinde kubbenin tamamen yıkılabileceği ifade ediliyor.
Bir rivayete göre eğer ağa zamanında vergi ödemezse vergi memuru dışarıdan bir taş çektiği zaman kümbet çöküyormuş. Şayet ağa erken davranıp o taşı çekerse kümbet çökeceğinden çatısı olmayan bir evin vergisi olmazmış. Vergiden muaf olan ev ise sonradan tekrar inşa edilirmiş.
Bu mimarinin bazı doğal etkileri de varmış. Harran Evleri’nde, tavukların daha çok yumurtladığı, at gibi bazı hayvanların daha uysal olduğu, kuru soğanların çabuk filizlendiği köylüler tarafından söylenmekte.
Harran Evleri Bugün
Bölge 1979 yılında arkeolojik ve kentsel sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmış.
Bugün gördüğünüz farklı mimarisiyle dikkati çeken evler 250 300 yıllık. Günümüze kadar gelen konik kubbeli Harran Evleri bölgenin en önemli turizm potansiyelini oluşturuyor. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor.
Malesef sadece bir kaç Harran Evi ayakta kalmış. Sadece 2 ev, sahiplerinin kişisel çabası ile konuk evine çevrilmiş.
Gittiğinizde mutlaka etrafta bulunan çocuklardan birisi yanınıza gelip cüzi bir para karşılığında size rehberlik yapmayı teklif ederse mutlaka kabul edin… Farklı birkaç dilde bile ezberden size çok güzel rehberlik edeceklerdir.
Harran Kültür Evi
Otantik ve şirin bir yer. 1999 yılında restore edilmesinin ardından Harran Kültür Evi olarak hizmete sunulmuş.
22 odadan oluşan ev kompleksi için yörenin korunmuş müzesi de diyebiliriz…
Bir ağa, 7 hanım, 45 çocuk ve hayvanları ile burada beraber yaşamış. Şark odasında misafirlerini konuk etmiş.
Şimdiki sahipleri ise çok iyi ve sıcakkanlı. Tarihi dokusu ve evlerin yapılış tarzı insanı etkiliyor. Karınca yuvası gibi kubbeli evler gerçekten çok ilginç…
Bu evlere dışarıda 35 derecede sıcaklıkta girdiğinizde klimalı bir yere girmişsiniz gibi bir ferahlık hissediyorsunuz.
Ayrıca ev içerisindeki kilim, minder vb. eski eşyalar büyüleyici. Kültürü görselleştiren eşyalar insanı başka bir dünyaya sürüklüyor.
Mutfak malzemelerinin olduğu bölüm, özel kıyafetler, odaların döşeme biçimleri son derece hoş.
İsteyenler ortamın atmosferini daha iyi yaşamak ve yansıtmak için yöresel kıyafetler kiralayıp keyifli fotoğraflar çekilebiliyor.
Evin içinde satılan biber salçası ve nar ekşisi gerçekten mükemmel. Satılık hediyelik eşyalar da var. Almanızı tavsiye ederim.
Evin genişçe bahçesi ise kafeteryaya dönüştürülmüş.
Gittiğinizde sanki bambaşka bir dünyadasınız. İnsan bu evlerde kim bilir kimler, ne mutluluklar ve ne hüzünler yaşadı dedirtiyor. Bölgenin dokusunu görmek için en iyi şans…Harran insanın misafirperverliği kültürlerine sahip çıkmaları ise apayrı güzel…
Harran Üniversitesi
Eğer Harran Evleri’ni görmeye giderseniz Harran Üniversitesi’ni de ziyaret etmeyi ihmal etmeyin.
Dünyanın ilk İslam Üniversitesi ilçe merkezine yürüyüş mesafesinde bulunuyor. O kadar bakımsız ki yıkılmak üzere. Kalenin ve üniversitenin etrafı tel örgüler ile çevrilmiş. Sadece dışarıdan bakabiliyorsunuz. Yok olan bir tarihe şahit olup üzülüyorsunuz…
Sonuç olarak yaklaşık 2-3 saatinizi alacak bu gezi…Mezopotamya’da Harran Ovası’nda Dünya’nın tarihinin ortasındasınız sanki…Eşsiz mimari örneği kerpiç kubbeli evler mutlaka görülmeli, o tarihin kokusunu mutlaka içinize çekilmeli. Neden mi zaman geçtikçe yok oluyor burası bakımsızlıktan…