Seegrotte Nazi Yeraltı Uçak Fabrikası çocukluktan itibaren duyduğum bir efsaneydi.
Ancak, gitmeğe değecek yerler ile ilgili araştırma yaparken Avusturya’da Viyana’nın Wienerwald bölgesinde Hinterbrühl’de bulunan Seegrotte Alçıtaşı Madeni’nin Nazilerce önce sığınak daha sonra Nazi Yeraltı Uçak Fabrikası olarak kullanıldığını yani gerçekten var olduğunu öğrendim.
Hiç aklımızda yokken planlarımızı bu eski alçıtaşı madenini mutlaka görecek şekilde yapıp Viyana’ya doğru yola çıktık. Viyana’ya vardıktan sonra da 2. günümüzü bu bölgeye ayırdık.
Seegrotte Gezisi
Liechtenstein Şatosu (Burg Liechtenstein)
Yaptığımız plan kapsamında Seegrotte’ye yürüyerek 2 km mesafede bulunan Liechtenstein Şatosu’na gitmeyi de ihmal etmedik. Hugo von Petronell tarafından 1130 yılında yaptırılan şato Avrupa’nın ayakta kalan en eski şatolarından biri. O zamandan beri tüm Liechtenstein Prensleri burada yaşamış.
Şato, 1683 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun Viyana Kuşatması sırasında büyük zarar görmüş. Kalemin mucidi Prens Hartmut tarafından tekrar tasarlanmış ama ancak 1883 yılında onarılmış. O zamandan bugüne kadar hem müze hem de Liechtenstein Prensleri için ikametgah olarak kullanılıyor. Şatoyu hafta içi 10:00 16:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
Seegrotte’ye Ulaşım
Buraya nasıl geleceğinize gelince arabanız yoksa tren en uygun seçenek.
Viyana Merkez Tren İstasyonu’ndan sık aralıklarla kalkan trenlerle 20-25 dakikada Mödling İstasyonu’na gelip trenden indikten sonra Mödling-Hinterbrühl arasında çalışan 364 ve 365 Numaralı Otobüsleri binin. Hinterbrühl Seegrotte Durağı’na gelince inin. Bu kadar basit.
Seegrotte Alçıtaşı Madeni’nin Hikayesi
Liechtenstein Şatosu ziyaretimizi tamamlayıp Seegrotte’ye geldik. Burası eski bir alçıtaşı madeni. Avrupa’nın En Büyük Yeraltı Gölünü de ihtiva ediyor.
Madenin hikâyesi ise şöyle: G. Plankenbicher adlı bir değirmenci 1848 yılında bir kuyu açmak istemiş ancak alçıtaşı öbeği ile karşılaşmış. Yetkililer tarafından burada bir araştırma yapılmış ve çok zengin alçıtaşı olduğu tespit edilerek bir alçıtaşı madeni açılmış. 1912 yılına kadar önemli bir sorun yaşanmadan maden işletilmeye devam edilmiş. Madende 80 kadar madenci çalışıyormuş. Kazmaya devam ettikçe farkında olmadan bir su kaynağına yaklaşmışlar. Derken korkulan olmuş ve bir gün alt katta su patlaması olmuş.
Madenin alt katı 20 milyon m³ suyla dolmuş. Madencilerin çoğu ise boğularak ölmüş. Maden suyla dolunca alçı üretimi durdurularak maden kapatılmış. 20 yıl kadar kendi haline terk edilen madenin en alt katında zamanla koca bir yeraltı gölü olmuş. Viyanalı bir fabrikatör olan Friedrich Fischer bu durumu fırsata çevirmek için atıl durumdaki madeni satın almış. Buraya yerleştirdiği elektrikli bir tekne ile göl gezisi yaptırmış. Zamanla yer altı gölü ünlü bir destinasyon olmuş. 1938 yılında neredeyse senelik 50.000 ziyaretçi rakamına ulaşılmış.
Seegrotte Alçıtaşı Madeni
Yılda 300 bin kişi tarafından ziyaret edilen madene benim geliş sebebim ise çok merak ettiğim Nazi Yeraltı Uçak Fabrikası.
Görmüş olduğunuz maden şemasını konuyu daha iyi anlayabilmeniz için koydum. Gördüğünüz gibi maden 3 katlı ve en alt katta bir yeraltı gölü var.
Tur yaklaşık 45 dakika sürüyor. Mevsim ya da dışarıdaki hava sıcaklığından bağımsız olarak içerideki sıcaklık 9-12 derece arasında sabit.
Bu yüzden isteyenlere girişte battaniye dağıtılıyor. Tekne turu dâhil kişi başı ücret; yetişkinler 11€, çocuklar (4-13 yaş) 8€ ve aile için 30€.
Geçmişte inşa edilmiş demiryolunu takip ederek ilerliyoruz. Olağanüstü bir durumda yolu en kolay şekilde açabilmek adına belirli aralıklarla bir adam boyunun sığabileceği girintiler yapılmış. Madenin sonunda madencileri koruduğuna inanılan St. Barbara adına inşa edilmiş küçük bir yeraltı şapeli var. Şapeli gezdikten sonra en alt kata giderek bizi bekleyen 26 kişilik tekneyi doldurup gölün üzerinde gezmeye başlıyoruz. Turlar, aynı tipte 2 tekneyle yapılıyor. Biri kalkarken diğeri yanaşıyor. Zira gölün uzandığı labirentlerin önemlice bir kısmı, bir teknenin geçişine izin verecek genişlikte. Yerin 60 m kadar altındayız.
Teknenin motoru tam sessiz. Çünkü elektrikli. Sanırım akustikten ötürü elektrikli motor tercih edilmiş. Gölün suyu, doğal kaynak suyu olduğundan oksijen içermiyor ve içinde canlı yaşamıyor. Su o kadar temiz ki her şeyi net olarak görebiliyoruz.
Zaten suyun da ortalama derinliği 1,2 m. Yedi farklı kaynaktan beslenen ve hiçbir doğal boşaltma sistemine sahip olmayan yer altı gölünün su seviyesini korumak için her gün yaklaşık 55.000 lt suyun dışarı pompalanması gerekiyormuş.
Tekneye bindiğimiz iskelenin hemen karşısındaki Viking tekneleri gibi ejderha kafalı bir tekne var. The Three Musketeers (Üç Silahşörler) filminin bazı sahneleri burada çekilmiş. Teknenin film için kullanımı bitince anı olarak hediye edilmiş.
Nazi Yeraltı Uçak Fabrikası
Artık benim en merak ettiğim bölümdeyiz. Naziler, 1938’de Avusturya’yı işgal edince burayı hemen denetimlerine almış. II. Dünya Savaşı’nda önemli ve savaştan zarar görmesini istemedikleri malzemeleri burada saklamışlar. O dönemde Nazilerin savaş konsepti havada avcı ve bombardıman uçakları, yerde tanklar üzerine kurulu. Aslında jet projesi savaş öncesinde bile varmış ancak önem verilmemiş.
Ancak, işler kötüye gidince çok hızlı bombardıman uçağı ihtiyacı ortaya çıkmış ve bir anda geçte olsa proje öne çıkmış. Proje kapsamında uçakların yapım yeri olarak da yerin altında ve gizliliği olan Seegrotte öne çıkmış. Projeyi, Heinkel Firması üstlenmiş.
Firma burayı Nazi ordusu için savaş uçağı üreten bir toplama fabrika toplama kampı haline çevirmiş ve 1 Mayıs 1944’ten itibaren 2000 civarında esir elektrik, uçak, motor mühendis ya da teknisyenlerini çalıştırarak üretime geçmiş.
Önce kuru, geniş çalışma alanları elde etmek maksadıyla içerideki su belli seviyelere kadar boşaltılmış. Gövde, kanatlar, kokpit, elektrik aksamı ve motor mağaranın farklı bölümlerinde üretilmiş. Burada üretilen parçalar ise dışarıda birleştirilerek uçaklar uçacak hale getirilmiş. Tur esnasında üretilen orijinal parçalarını görebilirsiniz.
Nazilerin “Salamender” adını verdikleri jet uçaklarının kanat takımları hariç geri kalanı burada üretilmiş. Yani bu yer altı mağarası için Dünya’nın sesten hızlı ilk jetlerinin üretildiği yer diyebiliriz. Ancak bu jetler hiç kullanılamamış çünkü savaş bitmiş. Diğer bir rivayete göre ise jetler yetişmiş ancak bunları kullanabilecek pilot kalmamış.
Amerikalılar burayı ele geçirmeden önce Naziler mağarayı patlatmak istemiş ancak bir aksaklık nedeniyle başarılı olamamışlar. Amerikalılar buraya geldiklerinde jet uçakları ile ilgili birçok bilgiye ulaşmış ve bu projede çalışan ve Amerika’ya sığınan teknik personel ile birlikte “Sparrow” adını verdikleri ilk jet uçağını üretmişler. Gerçek şu ki Naziler bu uçakları uçurmayı başarabilselerdi ya da savaştan önce hazırladıkları ama öncelik vermedikleri bu planı daha önce yürürlüğe koysalardı muhtemelen şu anda Dünya’nın süper gücü Almanlar olacaktı.
Değerlendirme
Buranın Dünya’da tek olduklarını söylüyorlar. O yüzden bölgeye gelirseniz mutlaka görmelisiniz. Seegrotte ile ilgili anlatabileceklerim bu kadar.
Viyana ile ilgili diğer yazılarımız için Viyana Gezi Rehberi‘ne bölgesel planlama için Orta Avrupa Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Sağlıcakla kalın.