- Dağların Arasında Gizlenen Şehir Amasya
- Amasya Kalesi (Harşena Kalesi)
- Amasya’nın Zenginliği Amasya Müzesi
- Yalıboyu Evleri ve Yeşilırmak
- Amasya Fotoğraf Gezisi
Dağların Arasında Gizlenen Şehir Amasya’ya gidiyorum. Bugün, Yeşilırmak’ın yaşam verdiği şehir Amasya‘da bir tura çıkıyoruz. Şehri yaya olarak rahatlıkla gezebiliriz.
Yeşilırmak, Kızılırmak gibi Sivas’tan doğup kader birliği etmişçesine onun gibi Samsun’dan denize dökülür. Uzunluğu Kızılırmak’ın yarısı kadardır (519 km).
Özel coğrafyasından dolayı stratejik olarak güvenli bir şehir olması Osmanlı Sarayı’nın şehzadelerini yıllarca sürecek eğitimleri için buraya göndermelerine neden olmuş. Bu nedenle şehre Şehzadeler Şehri de deniliyor.
2000 m yüksekliğe ulaşan dağların arasından kıvrılarak akan Yeşilırmak’ın 2 yakasına yerleşmiş bir şehir. Her iki tarafta da dağlar hemen yükseldiği için şehir yerleşimi ırmak kenarını takip etmek durumunda kalmış.
Ülkemizin coğrafi yerleşimi açısından en etkileyici şehirleri arasında ilk sıralarda bence. Oldukça özgün. Ona az da olsa benzeyen bir şehrin varlığı mümkün olmasa gerek.
Amasya Heykelleri
Burada yetişmiş bütün şehzadelerin heykelleri yapılmış. İstediğiniz ile fotoğraf çektirebiliyorsunuz.
Ve paşalar…
Şehrin tarihindeki en ünlü şahsiyetlerden biri bir coğrafya bilgini. Strabon… M.Ö. 2 yılında başlayıp M.S. 23 yılında bitirdiği Coğrafya (Geographika) adlı 17 ciltlik yapıtında dünyanın çok sayıda bölgesini coğrafi, siyasi, iktisadi, yaşam biçimleri, dinsel yönleriyle tanımlamış ve kentlerin tarihinden kısa da olsa bahsetmiştir.
Bu ciltlerin çok az bir bölümü dışında çoğunluğu günümüze kadar ulaşmıştır. Irmak kenarında bir heykeli bulunuyor.
Kavuşamayan sevdalılar Ferhat ile Şirin’e de değinip kısa heykel turumuzu bitirelim.
Nakkaş Ferhat, Şirin’in ablası Sultan Mehmene Banu’nun, dağı delip suyu şehre getirirse Şirin’i alabileceği şartı üzerine Elma Dağı’nı delmeye başlar. Oysa bu Mehmene Banu’nun oyalama taktiğidir. Su, şehre o kadar yakınlaşmıştır ki, bunun haberini alan Mehmene Banu, Ferhat’a Şirin’in öldüğü haberini ulaştırır. Ferhat o acıyla elinde tuttuğu külüngünü fırlatır ve külünk başına isabet eder ve ölür.
Bu haberi alan Şirin koşarak Ferhat’ın yanına gider, öldüğünü anlayınca kayalıklardan yuvarlanır. Her ikisi de o kayalığa gömülür. Bu öykü Türkiye dışında Orta Asya, İran, Azerbaycan ve Balkan ülkelerinde de bazı yöresel değişikliklere uğramış şekilde yüzlerce yıldır anlatılıyormuş.
6 km’lik Ferhat Su Kanalı, şehrin kucağında Ferhat Dağı’nın eteklerinde, ziyaretçilerine aşkın varlığını 2 bin yıldır hatırlatmaya devam ediyor.
Amasya’nın Tarihi Köprüleri
Irmak üzerinde Roma ve Osmanlı dönemlerinde yapılmış ve sık aralıklarla yerleştirilmiş çok sayıda köprü bulunuyor.
Kemerler üzerine oturtulmuş dörtgen ayaklarıyla dikkat çeken Pontus Köprüsü.
Anlık esen rüzgarda bile kanatlandığını sanan köprü üzerinde bir fakir.
Gittiğimde hava aşırı sıcaktı. Kale’nin yüzlerce basamaklı merdivenlerini çıkmayı ve Amasya Müzesi’ni gezmeyi göze alamadım. (Kale ile ilgili fotoğraf ve detaylı bilgi için tıklayınız. Müze ile ilgili fotoğraf ve detaylı bilgi için tıklayınız.)
Amasya’da Tokat Kebabı Yenir
Kale’nin karşısında ırmağın diğer tarafındaki tepeye arabayla çıkılabiliyor ama 🙂 Oraya mutlaka çıkın. Niye mi? Oradaki Ali Kaya adlı restoranın Tokat Kebabı nefis. Ayrıca Amasya’nın ışıklar içindeki muhteşem gece görüntüsünü oradan izleyebilirsiniz.
Biz Tokat Kebabı’nı dağdan şehir manzarası eşliğinde Ali Kaya Restoran’da yedik. Ayrıca burası dağların içinde gizlenen şehir Amasya’yı en iyi izleyebileceğiniz mekanlardan biri.
Fotoğrafı görünce söze ne hacet…
Bu güzel şehir ile ilgili diğer yazılarımız için Amasya Gezi Rehberi‘ne, bölgesel planlama için Orta Karadeniz Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Yeni yazılarda görüşmek üzere..