- Kapadokya Balonların Uçuş Hazırlığı
- Kapadokya Güvercinlerinin Evi Güvercinlik Vadisi
- Kapadokya’da Ne Yenir? Nerede Yenir?
- Dünya’nın İlk Gökdeleni Uçhisar Kalesi
- Kapadokya’da yaptığımız Avanos Gezisi
- Göreme Açık Hava Müzesi
- Kızıl Vadi’de Gün Batımı
- Zelve Açık Hava Müzesi Gezisi
- Kapadokya’nın Başkenti Göreme Gezisi
- Paşabağ Vadisi Gezisi
- Dervent Vadisi’nde Bir Gezi
- Ürgüp, Sarının 50 Tonunda Bir Gezi
- Alternatif Bir Kapadokya Gezisi
- Kapadokya Balon Turu
- Kaymaklı Yeraltı Şehri Gezisi
Bu defa objektifimiz Kapadokya Balonların Uçuş Hazırlığı için çalışacak. Kapadokya ile ilgili fotoğraflar çoğunlukla havalanmış balonların gün ışığında oluşturduğu görsel şöleni aktarır.
Ve o anlar kesinlikle büyüleyicidir.
Ancak, kimse bu anların öncesindeki çabayı bilmez heyecanı görmez. Bugün size hazırlık sürecinde yaşananları ve sonrasını aktaracağız.
Balonların Uçuş Hazırlığı
Kapadokya’da Balonların Kalkış Yerine Varış
Saat sabaha karşı 3 civarı, Uçhisar yakınlarında zifiri karanlıkta yolu en son sorduğumuz kişi arkamızda yeni beliren traktörün sürücüsüydü ve “Oraya balon götürüyorum, beni takip edin” diyerek (demek ki balonları uçuş noktalarına traktörler taşıyormuş) ana yoldan stabilize bir yola girdi .
Minibüsümüzle arkasından 10 dk kadar sallana sallana gittikten sonra o durunca biz de durduk. Yerleşim alanı olmayan bir yerdeyiz belli. Araçtan indiğimizde karşılaştığımız ilk görüntü…
Karanlığa, traktör karoserlerinin zıplayan tekerlerinin uzaktan gelen sesleri eşlik etti. Sağdan soldan gümbür gümbür motor sesleri… Ve uzaklardan cılız far ışıkları…
Nerede, nasıl bir coğrafyada olduğum hakkında hiçbir fikrim yok. Cep telefonunun ışığı ancak engebeli arazide ayağımın bastığı yeri, bir de tuttuğum zaman yanımdaki arkadaşın yüzünü göstermeye yetiyor.
Bahar gecesi kışlık montların yanı sıra kalın bereler de başımızda, çıkarırsak kulaklarımız donacak.
Yakıt doldurulmamış ve yolcusuz iken ortalama 700 kilo gelen sönük vaziyetteki sıcak hava balonlarını karoserinde taşıyan traktörlerin motor sesleri bir süre daha devam etti.
Balon yolcuları da minibüslerle akın akın geliyorlar. Kaç balon getirecekler ya da getirdiler, nerelere konuşlandılar karanlıktan dolayı bilmek mümkün değil. Araç sayısı arttıkça ışıkların sayısı da artmaya başladı.
Zifiri karanlık o ışıkları da neredeyse yutuyor sanki. Dört yönde bulundukları noktaları ve mesafelerini kısmen seçebiliyorsunuz.
Isıtılırken kısa sürelerle aydınlanan balonların etrafında yerde yatan diğer balonları görebilmek için fotoğrafı biraz ışıklandırdım.
Sıcak hava verilirken çıkan gümleme sesleri eşliğinde 10 katlı bina yüksekliğinde rengarenk abideler gibi bitmesini hiç istemediğim birkaç saniye süresince karanlığı yarıp görünür olmaları ve sonra da yeniden karanlığa gömülmelerini izlemek oldukça heyecan vericiydi. Ve onlar sağımda, solumda, önümde, arkamda her yerdeler.
Haydi, kalkış hazırlıklarına başlayan bir balon bulup neler yaptıklarını görmeye gidiyoruz.
Kapadokya’da Balonlar Uçuşa Hazırlanıyor
Yakınımda insan sesleri duyunca kör topal o tarafa yöneldim. Evvveet işte! Birine 20-30 m kadar yaklaşmışım meğer.
Balonu traktörden indirip yere sermiş ve içine doldurulacak havayı ısıtmak için hazırlığa başlamışlar bile. Onlar birkaç kişilik ekip halinde çalışıyorlar.
Önce sepetler yan yatırılıyor. Sepetler 36 kişiye kadar yolcu alabiliyor.
Ve bir tanesi daha…
Balonlar düzgünce yere seriliyor.
Bulunduğum yerden toplamda kaç balon havalanacak henüz bilmiyorum.
Traktörlerin motorları artık sustu. Bu, balonların tümü vadiye taşındı anlamına geliyor. Onun yerini havayı ısıtacak motorların gümbürtüleri karanlığın içini doldurmaya başladı.
Motorlar sayesinde üretilen alev, balonun içine verildikçe içteki hava ısınmaya, balonun içindeki hava ısındıkça da yere yatmış devasa kumaşlar şişerek yükselmeye başlıyor.
Balonlar yere paralel durumdayken içindeki hava ısıtılır.
Havanın aydınlanmasına bir saat kadar daha varken ortalık ateş saçan arı kovanları gibi.
Ve şafak sökmeden hemen öncesi…
Gökyüzü parlament mavisi. Bu rengi sadece şafak vaktinden hemen önce bir de grup vaktinden hemen sonra yakalayabilirsiniz.
Her iki zaman diliminde de gökyüzü yalnızca 15-20 dk. kadar bu güzel renge bürünür.
Uçuşa hazır olan balonların yolcuları sepetlere bindiriliyor. Arka fonda Uçhisar…
Kapadokya’da Balonların Uçuş Hazırlığı tamamlanınca alaca karanlıkta balonlar peş peşe yükselmeye başlar.
Kapadokya’da Balonlar Havalanıyor
… güneşten daha hızlı yükselmek istercesine…
Süzülen balonlar…
Bir balonun yakınından geçen uçağın bıraktığı iz gün doğumunda başka güzel.
Bölgenin en yüksek tepesini bulup telefon ışığının yardımıyla çıkıyorum.
Bu arada hava birazcık aydınlandı. Artık ortam ve nesneler seçilebiliyor. Vadinin en yüksek tüf tepesinin bir kişinin durabileceği en uç sivrisindeyken sağımdan ve solumdan havalanan onlarca balonun görüntüsünü başka bir alemden hayranlıkla izleyen ben ayaklarımın dibinden yükselen kırmızı bir balonun tepesini fark ettim.
Aynı anda beni çoktan fark edip sepet dolusu ellerini sallayan neşeli ve heyecanlı Japon turistlerle göz göze geldim 🙂 Uzaklaşırken bir fotoğraflarını aldım.
Onlarca balon yolcularıyla birlikte güneş tam doğmadan gökyüzündeki yerlerini alıyor.
Rüzgarın o günkü durumuna göre balon kalkışları sabah 08:30 dolaylarına kadar sürebiliyor.
Gece boyunca üzerinde durduğumuz tepenin şeklini ancak hava aydınlanınca görebildik. Tüften oluşmuş bu tepe, balon kalkışlarının yapıldığı vadinin tam göbeğinde bulunuyor.
Tüm motorların sustuğu soğuk gecenin sessiz ve sakin hareketliliğinde vadinin üzerinde süzülen balonlar.
Balonların kalkış yerleri bellidir ama pilotu dahil hiç kimse önceden iniş yerini bilemez. Ve uçan her bir balonu yerden bir araç takip eder.
Yere inen devasa balonların yolcuları içindeyken sönüş anları ise görülmeye değer bir başka güzellik.
Lolipop şekerle dolu bir gökyüzü…
“İlle de bir şeyleri sahipleneceksen
çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin” der
Can Yücel
Kapadokya’da balon seyri çok ama çok güzeldir ancak balonların uçuş hazırlığı da bir o kadar özeldir.
Vee… Güneş tüm sıcaklığıyla tüf kayaları yakmaya başladığında bambaşka bir mevsime geçiverirsiniz.
Kapadokya seyrinin başka bölümlerinde görüşmek üzere
Kapadokya ile ilgili diğer yazılar için Kapadokya Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Sağlıcakla Kalın.