Bugünkü durağımız Yeraltındaki Gizli Pamukkale Kaklık Mağarası. Doğal Sit alanı ilan edilen söz konusu mağara 2002 yılı Mayıs ayından itibaren ziyaretçileri açılmış.
Yöre halkı, yoğun kükürt kokusunun hakim olduğu mağara bölgesine Kokarhamam Pınarı diyor. Yer altından çıkan kükürtlü ve karbonatlı jeotermal suların cilt hastalıklarının tedavisi için kullanıldığı da biliniyor.
Mağara içerisinde oldukça etkileyici dikitler ve sarkıtlar var. Bu mağarayı diğer mağaralardan ayıran en önemli özellik ise travertenlere de sahip olması..
Özellikle yaz döneminde yoğun turist akınına uğrayan mağara Denizli’de mutlaka görülmesi gereken yerler arasında yer alıyor.
Kaklık Mağarası Gezisi
Kaklık Mağarası’na Ulaşım ve Giriş
Mağara, Denizli’nin Honaz İlçesi’nin Kaklık Beldesi sınırları içerisinde bulunuyor. Denizli-Afyon-Ankara ve Denizli-Çivril kara yolları üzerinde olduğundan dolayı ulaşımı kolay. Pamukkale’ye 45 km, Denizli’ye 30 km mesafede bulunuyor.
Denizli-Afyon karayolunu takip edip Kaklık Sola Çimento Fabrikası tarafında bulunan yoldan devam ederseniz 6 km sonra mağaraya ulaşabilirsiniz.
Mağaranın giriş ücreti ise 3 TL (2018). Ziyaret saatleri 08:00-20:00 arası. Otopark ücreti yok.
Mağarayı ziyaret eden misafirler; belediyenin işlettiği yüzme havuzu, amfi-tiyatro, seyir alanları, kafeterya ve kameriyelerden de faydalanabiliyor.
Adres: Kaklık Mahallesi, Haydar Baba Caddesi, 20240 Honaz/Denizli Tel:(0258) 811 31 07
Kaklık Mağarası
Mali Dağı’nın kalsiyum-karbonat bileşiminde traverten kayaçları içinde oluşan Kaklık Mağarası, yer altı sularını boşaltan aktif bir mağara iken, yeraltı deresinin tavanın çökmesi sonucu oluşmuş.
Mağaranın girişi daire biçiminde ve 13 m genişliğinde. En yüksek derinlik 14 m civarında. Mağaranın uzunluğu ise 190 m uzunluğunda. Tavan yüksekliği de 2-5 m arasında değişiyor. Mağaranın içini yarım saatte gezmek mümkün.
Mağara 2 bölümden oluşuyor. 2. Bölümün iç kısmı 40 m ve çökmüş bloklardan meydana gelmiş. Yine bu blokun en iç dehlizinde yarasaya rastlamak mümkün ancak bu bölüm ziyaretçilere açık değil.
Ana galerinin tamamı mağara dışından gelen büyük bir bölümü şelaleler halinde içeriye, kaynak sularının akması sonucunda travertenleri meydana getirmiş. Pamukkale Travertenlerine benzerliğinden dolayı da bu mağaraya yer altındaki küçük Pamukkale de denmekte.
Mağaranın sürekli damlayan duvarları doğrudan güneş ışığı aldığından dolayı yosunlaşmış ve küçük yapraklı sarmaşık türleri oluşmuş.
Mağaranın içinde bulunan sarkıt ve damla taşlar mağaranın yosunlu ve kükürtlü kokusu ile birleşince farklı bir atmosfere bürünmüş. Girişten itibaren ahşap merdivenlerden yürüyerek mağaranın muhteşem oluşumlarını seyredip, içerideki o büyülü atmosfere eşlik edebilirsiniz.
Mağaranın hemen çıkışında, giriş merdivenlerine bağlandığı yerin sol tarafında mağara içine akan sular küçük ama güzel bir havuz meydana getirmiş.
Pamukkale’yi ziyaret eden misafirler, doğanın yeraltında oluşturduğu bu küçük Pamukkale’yi de mutlaka gidip görmeli ve anı defterlerine bu güzelliği not etmeli.
Bir de önemli bir not ekleyeyim. Zamanınız varsa sadece 15 km güneyde bulunan Saklı Cennet Kolak Gölü‘nü de görmeye gidin. Evet arkadaşlar benim söz konusu mağara ile ilgili sizlere anlatabileceklerim bu kadar.
Denizli ile ilgili diğer yazılarımız için Denizli Gezi Rehberi‘ne bakabilirsiniz. Sağlıcakla Kalın..