Tokatlı Kanyonu Parkuru

Bu yazımızda, Safranbolu ile ilgili mevcut tüm yazılara bir alternatif olarak Tokatlı Kanyonu Parkuru hakkında değerlendirmeler yapacağız.

Yazımızın devamında da Safranbolu şehir merkezinde gezilip görülebilecek yerleri anlatacağız.

Bu kapsamda önce İncekaya Köyü yakınında inip tarihi köy evlerini, yeşillikleri izleye izleye yürüyerek kanyonu yukarıdan görebileceğimiz Tokatlı Kanyonu Kristal Cam Teras’a uğrayacağız ve yakınındaki tarihi İncekaya Su Kemeri’ni göreceğiz.

Daha sonra Tokatlı Kanyonu’na inip yürüyüş başlangıç noktasını gezecek ve Safranbolu merkeze kadar kanyonun içerisinden 3,5 saat yürüyeceğiz.

Safranbolu’ya varınca da o muhteşem tarihi sokaklarda yürüyüp gezimizi tamamlayacağız.

Tokatlı Kanyonu Safranbolu Trekking Parkuru

İncekaya Köyü

İlk önce çok güzel bir manzara eşliğinde Tokatlı Kanyonu Parkuru’nda kanyona giriş için geçeceğimiz İncekaya Köyü’ne doğru yürüdük.

Köyün kendisi de oldukça güzel ve şirin bir köy.

Aşağıdaki fotoğrafta ağaç dalının tam ortasında objektife bakan minik bir sincap var. Sonrasında kanyonun içine inerken en aşağıda cirit atarlarken yine onlara denk geldik.

Köy şirinliğinin yanında aynı zamanda tarihi de bir köy. Genel olarak 150-200 senelik günümüze kadar gelebilmiş evler ile karşılaşabiliyorsunuz.

Köyün güzelliklerini seyrederek kanyona hakim olan Kristal Cam Teras’a doğru yürümeye devam ettik.

Tokatlı Kanyonu Kristal Cam Teras

Kanyon’un içini belli bir mesafeye kadar görme imkanı sağlayan camdan yapılmış bu teras, altında dayanak olmaksızın kanyonun içine doğru 5-6 m uzanıyor. Uç noktasına doğru yürürken hafif sallanıyor.

Terasın iki köşe noktasına konulmuş dürbünlere madeni para atarak kanyonun içini daha yakından görme imkanınız var. Kanyon içinde yürüyüşümüze geçmeden önce biz de dürbünden kanyonun içine baktık. Nispeten dar bir kanyon ve ortasından bir dere akıyor. Ağaçlar ve çalılar öylesine çok ki içerisinde yürüyeceğimiz patika da olsa bir yol var mı göremedik.

Kanyonun başlangıcına iki taraflı tahtadan bir yol yapmışlar, evet. Bu tahta yolu kanyon boyunca devam ettirmediklerini umuyorum. Çünkü ağaca, taşa, toprağa da dokunmak ister yolcu.

Kristal Cam Terastaki ziyaretçileri seyirleriyle baş başa bırakıp oradan ayrılıyoruz.

Tarihi İncekaya Su Kemeri

Kanyonun terasa yakın bu bölgesinde tarihi bir kemer bulunuyor. Ne zaman yapıldığına dair bir bilgi verilmemiş. 200 yıl kadar önce onarım gördüğü yakınındaki tabelada yazılı.

Su kemerinin uzunluğu 116 m, genişliği 1,2-2,5 m. 6 kemeri bulunan yapı tamamen taştan ve Horasan Harcı ile inşa edilmiş.

Ne zaman ve kim tarafından yaptırıldığı tartışmalı olan İncekaya Su Kemeri, suyun akışını kontrol edebilmek için 3 kıvrımlı olarak tasarlanmış. Kanyondan 60 m yükseklikte bulunan kemerin girişleri meydan gelen intihar vakaları nedeniyle tel örgüyle çevrili.

Su kemeri aynı zamanda Tokatlı Kanyonu’ndan İncekaya Kanyonu’na geçiş noktası görevini de görüyor.

Tokatlı Kanyonu Parkuru’na İniş

Kemerden kanyon içine doğru inen onlarca tahta basamak görünüyor.

Aşağıya indikçe dikleşen merdivenlerin seki şeklinde dizildiğini görüyoruz. İnişin az ilerisinde bu noktalardan birinde doğaya mümkün olduğunca uyarlanmış bir çay ocağıyla karşılaştık 🙂 Sürpriiiz. Semaver çayı yapılıyor burada.

Terastan ya da yukarıdaki herhangi bir noktadan görülemeyecek bir yerde çay demleniyor ve ziyaretçi bekleniyor, bölgeye gelen cam terastan izleyip gidiyor gibi düşünceler aklımdan geçti gitti o an. Konuyu aşağıya indiğimde anladım.

Şu cıs-tak müzik olmasa daha iyi olacaktı ya, neyse 🙂

Henüz Yolun Başında Çay Molası. Tam Benlik Bir Davranış 🙂 Her An Her Yerde Çay Molası Verebilmeli İnsan. En Lezzetlisi de Soğuk Gece Yarılarında Uzun Yol Sonrası Araçtan İnip Bir Köy Kahvesinde Çay Yudumlamaktır. Ramazan Ayında Ülkemizde Pek Çok Köyde Bunu Gerçekleştirme İmkanınız Var. Meraklısına Söylemesi Benden 😉

Dikkatimi çeken bir durum: Aşağıya inen insanların sayısı az değil. Demek ki Tokatlı Kanyonu’ndan Safranbolu’ya kalabalık yürüyeceğiz, diye düşündüm.

Kanyona İnen Merdivenlerin Sonu. Çıkış Olarak da Gösteriliyor. Ama Çıkmayın Hemen, Daha İlerisi Var.

Ve aşağıya indiğimde karşılaştığım durum: Sonradan kanyonun en geniş alanı olduğunu anlayacağım Tokatlı Kanyonu’ndan Safranbolu’ya yürüyüş başlangıç noktası oldukça kalabalık.

Kanyon boyunca kıvrıla kıvrıla akan çay, burada içerisinde ördekler yüzen küçük bir gölet şeklinde genişliyor.

Aşağısı bayağı kalabalık. Hoşça vakit geçirmek için iyi bir yer.

Yine burada birkaç at binicisini bekliyor. İsteyen ücretini ödeyip bu atlara binebiliyor.

Yalnız, alan at ile gezinti için yeterince geniş değil. Burası ziyaretçilerine bir farklılık sunabilmek için hazırlanmış küçük bir mekan.

Tokatlı Kanyonu’ndan Safranbolu’ya Yürüyüş

Merdivenlerin bitiminde karşılaştığımız bu açık alandan daralan kanyon içine doğru ilerliyoruz. 15-20 m’den sonra patika yola girince, gölet kenarında eğlenen insanların sesi duyulmaz oldu. Anlıyorum ki onlar o noktadan yukarıya geri dönecekler. Zaten kanyon boyunca bizden başka yürüyen kimseye rastlamadık.

Ördek, at ve tavukların kanyon içine doğru kaçmalarını engellemek için devam edeceğimiz dar yolun önüne çit çekilmiş, ayrıca bir de küçük bir ahır kapısı yapılmış. O kapıyı açarak sıkı ağaçların bulunduğu daralan patikaya giriyor ve hayvanlar kaçmasın diye de kapıyı arkamızdan sıkıca kapatıyoruz.

Kısa bir süre yürüdükten sonra cam terastan gördüğümüz dar, tahta yol başlıyor ve yüz m kadar kayaların dibinden yürüttükten sonra o da bitiyor. Sonrası Tokatlı Kanyonu’ndan Safranbolu’ya kadar patika şeklinde ilerleyecek.

Kıvrım kıvrım ince kanyonun patikalarında bilmem kaç yüz m yürüdükten sonra cam teras görünüyor mu diye arkama bakıyorum.

Kasım ayı sonunda incecik akan derenin şırıltısı ve rüzgardan kıpırdayan yaprak seslerinin şarkısı dışında tüm seslerden yalıtılmış vaziyette, yerdeki yapraklara basan ayak seslerimizle birlikte yürüyoruz.

Arada kısa bir yemek molası sonrası yürümeye devam…

Sonbaharın sonunda su seviyesi oldukça azalmış. Eminim ilkbaharda bu dere daha hızlı akacak.

Kanyonun çıkışa yakın noktasında tarihi bir su kemeri daha var. Bu da İncekaya Su Kemeri. İnsan uğramadığı için yanına, yöresine her hangi bir tabela konulmamış. Kemerin solundan ilerleyerek çıkışa geçeceğiz. Buralara gelirseniz kemerin içine doğru ilerlemeyin çünkü çıkış sadece soldan mümkün.

Kanyonun çıkışı bahsettiğim üzere kullanılmadığı için buraya inişteki gibi merdivenler yapmamışlar. Oldukça dik bir yokuştan  20-25  dk (o da hızlı tempoda giderseniz) tırmanmak durumundasınız. Yokuşun dikliği konusunda sanırım bu fotoğraf yardımcı olacaktır.

Kanyonun Çıkışından Safranbolu’ya Yürüyüş

Tokatlı Kanyonu Parkurunu yürümeyi bitirdik ancak Sn. Nedim Yılmaz’ın çizdiği rotayı henüz tamamlamadık. Kanyondan çıktıktan sonra güzel bir manzara eşliğinde Safranbolu’ya doğru yürümeye devam ediyoruz.

Düzlüğe çıktığımızda bizi evlerin karşılayacağını umuyordum. Evet, görünüyorlar ama bayağı uzaktan.

Bir süre daha yürüdük, kaç dk. bilmiyorum. Belki bir 30- 40 dk. Yol artık düz ilerliyor. Safranbolu’nun kenarındaki mahalleler görünmeye başladı.

Safranbolu’nun tarihi evlerini izleye izleye yürüyoruz. Sonunda kenardaki mahallelerden birine girdik. Şehir merkezine yaklaştığımızda gördük ki, Kanyonun içinden akan nehir Safranbolu’ya kadar ulaşıyor. Ya peki sonra nereye yöneliyor? Hiçbir yere yönelmeden yüksek kayaların arasından akmaya devam ediyor.

İşte bu kayalıkların üzerine de evleriyle ve safran yetiştiriciliğiyle ünlenen Unesco’nun Dünya Mirası Listesi’ne girmiş o güzel şehir kuruluyor.

Tokatlı Kanyonu’nun içine girmeden Kristal Cam Terası başlangıç noktası alırsak, araç ile Safranbolu şehir merkezine gidiş 6 km’lik bir yol.

Kanyonun uzunluğu 9 km fakat yürümeye elverişli kısmı 2,5 km civarında. Çıkışından Safranbolu’ya kadar da yaklaşık aynı mesafede yol almanız gerekiyor. Yani, toplamda alınan yol 5- 6 km civarında. Kanyon’un Cam Teras noktasından girip diğer su kemerinin olduğu noktasından çıktıktan sonra Safranbolu’ya ulaşmamız 3,5 saat kadar sürdü. Bunun içinde başlangıç kısmındaki çay molamız, gölette vakit geçirmemiz ve güzergahın orta yerinde 20 dk.lık yemek molamız da var. Yani yürüyüş rotasının tamamı, duraksamadan çok daha kısa sürede alınabilir.

Durursak yaşlanırız

Safranbolu ile ilgili diğer yazılarımız için Safranbolu Gezi Rehberi‘ne, bölgesel planlama için Batı Karadeniz Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Sağlıcakla..