Helsinki‘ye gelen arkadaşlarım için şehirde yapılacak en güzel faaliyetlerden biri kesinlikle Kanal Rotasında Helsinki Tekne Turu.
Tabii ki turlar konusunda birçok farklı seçenek sizi bekliyor ancak bölgeye ilk defa gelen ve çevreyi bilmeyenler için oldukça ideal bir tur olduğunu söylemeliyim.
Genel olarak turistler 15 dakikalık tekne yolculuğu ile bizim Büyükada büyüklüğündeki Suomenlinna Adası’na gidip kale ve çevreyi gezmeyi tercih ediyor. Biz ise seçimimizi adadan değil körfez turundan yana kullandık. Sadece Helsinki’nin etrafında 300 civarında ada varmış düşünün yani..
Bu tekne turu ile Suomenlinna Kalesi ve Degerö Kanalı gibi popüler yerler de dahil etkileyici buzkıran filosu ve kıyı boyunca büyüleyici manzaraları seyretme imkanı bulabiliyorsunuz.
Helsinki Tekne Turu Ücret ve Saatleri
Royal Line, Fin ailesi işletmesi. 70 yılı aşkın bir süredir bu turları yapıyorlarmış.
Çok keyif alacağınız bahse konu tekne turları 11:00-17:00 saatleri arasında görülen güzergahta yapılıyor.
Turun süresi 90 dakika. 10 dilde sesli rehber/kulaklık imkanı var.
Ücreti ise kişi başı 24 €. 12 yaşına kadar çocuklar ücretsiz. Aile ücreti ise 54 €. Fazla gibi gözükse de 2 saate yakın süren tura katılmak bir aile için çok karlı. Helsinki o kadar pahalı ki o kadar sürede bir kafeye oturmaya kalkarsanız daha fazlasını harcarsınız zaten. En azından böylece harika bir gezi de anılarınıza eklenecek.
Helsinki Card sahibiyseniz bu turlara ücretsiz katılabilirsiniz.
İsterseniz 39 € kişi başı ücret ödeyerek turunuzu 24 saatlik hop-on hop-off otobüs gezisi ile birleştirebilirsiniz. Bu birleştirme gerçekten avantajlı çünkü 24 saatlik hop-on hop-off otobüs gezisi 30 €. Biletleri internetten alırsanız ayrıca %10 indirim alabilirsiniz. Ayrıntılar ve daha uygun fiyatlar için tıklayınız.
Tabii ki tek konsept sadece tur değil. İsterseniz öğle ve akşam yemekli turlar da var. Gezinin konseptine bağlı olarak tur fiyatları da kişi başı 39-52 € arasında değişiyor.
Kanal Rotasında Helsinki Tekne Turu
Turların kapsamına gelince yaşadıklarımız çerçevesinde böyle bir turu tercih etmeniz halinde yaşayacaklarınızı aşağıda sırasıyla anlatmaya çalışacağım.
Tekne Turu, biletini aldığınız Royal Line Acentesi’nin Kauppatori (Market Square)’de bulunan iskelesinden başlıyor.
Adres: Eteläesplanadi, 00130 Helsinki, Finlandiya Tel: +358 20 7118333
Zaten burası aynı zamanda şehrin de merkezi. Biz Royal Line Acentesi’nin iskelesinden tekneye bindik. Bundan sonra yapacağınız tek şey arkanıza yaslanmak ve Helsinki’nin güzel sahillerinin manzarasını seyretmek.
-Valkosaari ve Luoto Adaları
İlk durağımız güzel ve huzurlu Valkosaari ve Luoto Adaları. Tek parça gibi gözükse de iki parçalı. Daha çok yat bağlama limanı gibi. Limanın tam karşısında olması pozitif avantaj sağlıyor.
İki ada bir iskele ile birleşiyor. Bir adada Restaurang NJK ve diğer adada Restaurant Saaristo olmak üzere iki restoran bulunuyor. Deniz sevenler için olağanüstü romantik bir kaçış! diyebiliriz.
Valkosaari Adası’nda bulunan Restaurang NJK pahalı olmakla birlikte iyi yemek! güler yüzlü hizmet! ile takdir topluyor. Eğer Helsinki’ye karşı güzel bir yemek yemek isterseniz adaya özel tekneler (6 €) ile ulaşabilirsiniz.
Luoto Adası’nda bulunan Restaurant Saaristo ise nefes kesen manzarası ile ünlü. Hizmet verilen restoran aslında 1898 yılında inşa edilen ahşap bir villa. Özellikle kerevit severler için mutlaka tavsiye ediliyor. Adaya özel tekneler (6 €) ile ulaşabilirsiniz.
Bundan sonraki hedef Suomenlinna Adası.
-Suomenlinna Adası
Suomenlinna Adası sadece Helsinki için değil Finlandiya tarihinde de yeri olan bir ada. Adaya kuzeyin Cebelitarık’ı diyorlar. Burası topları, tünelleri, tersanesi, müzeleri ve bira fabrikası olan feribotla ulaşılan 1991 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almış bir yer.
Üzerindeki kale o döneminde Baltıkların en büyük deniz kalesi imiş. 1750’lerde İsveçliler Helsinki’nin Ruslara karşı korunması amacıyla yaptırmış. O zamanlar buralar İsveç toprağıymış. Ancak Ruslar burayı 1808’de kışın tam ortasında şubatta aniden işgal etmiş. İsveçliler burada takviye olmadan 2 ay dayanıp şehri Ruslara teslim etmiş.
Tarih boyunca Helsinki’nin savunması için askeri amaçlı olarak kullanılmış. 1970’li yıllarda ise halka açılmış. Ada, Helsinki sahilinden feribotla 10 dakika uzaklıkta bulunuyor. Zamanımız çok kısıtlı olduğu için sadece bu adayı gezmek yerine tüm körfezi görebileceğimiz tekne turunu tercih ettik.
Finler yazları buraya piknik yapmaya geldiğinden gişelerde büyük kuyruklar oluyor. Kişi başı 50 € civarında günübirlik turlar yapılıyor. Buna kesinlikle değmez çünkü Helsinki City Pass aldıysanız ulaşım zaten ücretsiz.
Ada aslında 4 parçadan oluşuyor. Birbirine ise köprüler ile bağlanıyor. Solda görülen kilisenin özelliği aynı zamanda o dönemde bir fener görevini de görmesi. Eğer zamanınız olursa normal şehir hatları ile adaya gelip gezmenizi tavsiye ederim.
-Sandhamn Adası
Suomenlinna Adası’ndan sonra Sandhamn Adası açıklarından devam ediyoruz. Hedef adayı Hevossalmi Adası’na bağlayan Hevossalmi Silta yani Türkçesi ile At Boğazı Köprüsü.
Bu adanın en önemli özelliği 1800’lü yıllardan itibaren Finlandiya Rus egemenliği altına girince 110 yıl boyunca Rus askeri üssü olması. Bugün de ada üzerinde askeri tesisleri görebiliyorsunuz.
Burada dikkatimi çeken bir olgudan bahsetmek istiyorum. Genel olarak adalarda eski olduğu kadar modern yapılar da var. Ancak dikkat edilirse bizdekilerin tersine hepsi ön planda değil ağaçların arasına saklanmış gibiler.
Gördüğümüz tüm yapılar da genel olarak doğaya uyumlu yapılmış.
Sonunda köprüye vardık. Genel olarak bölgede çok fazla ada oluşumu var ve adalar birbirine çok yakın.
Finliler bunu fırsata çevirip adaları birbirine bağlamış. Köprünün yüksekliği 3,5 m. Neredeyse elimizle değebiliyoruz.
-Hevossalmi Adası
Köprüyü geçtikten sonra sol tarafımızda kalan ada Hevossalmi Adası.
Adanın etrafından dolaşıp Degerö Kanalı’na doğru gideceğiz.
Finlilerin hafta sonu yapmayı sevdikleri en önemli aktivitesi alışveriş merkezlerine gitmek değil saunaya gitmek. Genel olarak sahillerde görülen bu yapılar villa değil Fin Hamamı da içeren saunalar.
Finlilerin bir diğer özelliği de çok bilinmese de denizci bir millet olması. Özellikle herkesin yelkenli ya da motorlu bir teknesi var ve rüzgar kullanarak seyir yapmayı da çok seviyorlar.
Hevossalmi Adası’nı Villinki Adası’ndan ayıran boğaza doğru ilerliyoruz.
Boğaz oldukça dar. Söylenenlere göre Vikingler de zamanında bu boğazı kullanıyormuş.
Merak edenler için belirtmeliyim şu anda hava sıcaklığı 14 derece civarında. Güneşe aldanmayın. Hava oldukça soğuk. Havanın soğukluğu denizin de soğukluğu ile birleşmiş sizi inceden inceden donduruyor. Deniz havası ile birlikte biraz da üşüyoruz tabii ki.
Ancak halinden çok memnun olup üşümeyenler de var tabii ki.
Boğazdan geçtikten sonra adanın batısında kalan görüntü. Burada yüzlerce küçücük ada var.
ve tabii ki bir de denize girip bunun keyfini çıkaranlar.
Evler düşünün ormanın içerisinde ama deniz kıyısında. Plajı var ve bahçesinde çocuklar oynuyor.
Ya da biraz daha lüks olsun ama ormandan da feragat edilmesin.
Ya da biraz modern olsun. İskeleniz ve tekneniz olsun. İstediğiniz zaman istediğiniz adaya gidip gününüzü geçirebilin.
ve çocuklarınız siz balkon keyfi yaparken önünüzde her türlü deniz sporunu yapabilsin. Tabii ki bunları düşünürken aklıma sadece bütün kıyılarımızı kaplayan o çorak siteler geliyor.
-Degerö Kanalı
Kanal şehrin ikonik su yollarından biri. Kısa bir kanal ancak zamanında stratejik önemi çok büyükmüş.
Kanal aslında Hevossalmi Adası da ana karadan ayırıyor ancak Helsinki’ye deniz geçişi için önemli bir konumda yer alıyor.
Kanaldan çıkışından sonra cennet devam ediyor. Her yer yemyeşil.
Burada da doğaya adapte olmuş son derece lüks konutlara rastlıyorsunuz.
-Tuorinniemi Plajı
Helsinki de plaj olur mu? demeyin. Tabii ki olur.
Tabii ki bizimkiler gibi masmavi bir deniz ve altın sarısı bir kum beklemeyin.
Ancak onlar için bu plajlar oldukça değerli. Özellikle de çocuklar çok seviyor plajlarda oynamayı.
-Buz Kıran Filosu
İşte size dillere destan buz kıran filosu. Bu kadar kuzeyde bir limanınız olunca haliyle böyle bir ihtiyaç da oluyor.
Gerçekten de çok büyük devasa gemiler. Okuduğum kadarıyla arktik seviyede gemilermiş. Yaz olduğu için şu anda limanda bulunuyorlar.
-Hylkysaari Adası
Diğer tarafta ise Hylkysaari Adası var. Bu adanın özelliği 2007 yılına kadar Finlandiya Denizcilik Müzesi’nin burada olmasıymış.
2007 yılında müze buradan taşınınca görülen bina da böylece kalmış.
–Katajanokanluoto Adası
Artık dönüş vakti geldi ve dönüşe geçtik. Genel olarak şehre dönüşlerin en güzel tarafı gün batımına yakın saatlerde yumuşak ışıkla birlikte şehir panoramasının da en güzel fotoğraflarının alınabileceği saatler olması. Ancak iyi bir fotoğraf makineniz varsa ve hava da bulutlu ve açıksa gerçekten çok şanslısınız.
Dikkatimi çeken bir başka husus adaların neredeyse hepsinde yaşam olmasıydı. Sanki herkes bir ada kapmış gibi.
Gördüğünüz ada körfezde gördüğümüz en küçük adalardan. Tabii ki dikkatimizi çekti. Küçük bir ada. Bir ev ve koca bir iskele. Meğerse bu ada bir iş adamı tarafından satın alınmış. Düzenlenmiş. İş adamının adı bir yolsuzluk davasına karışınca da tam bir milyon € bedelle satışa çıkarılmış.
ve şehir göründü. Yolculuğumuzun sonuna geliyoruz. Her güzel şey gibi bu tur da çabucak bitiyor.
Yaklaşık 1,5 saat süren Helsinki Tekne Turu tekneye bindiğimiz rıhtımda son buluyor. Helsinki’ye gelip en kısasından da olsa bu güzel şehrin panaromik manzarası eşliğinde bir tekne turu yapmamışsanız çok yazık. Hani İstanbul’a gelip boğaz turu yapmamış turist misali hayatınız boyunca unutmayacağınız çok önemli bir faaliyeti kaçırmışsınız diyebilirim.
Helsinki ile ilgili diğer yazılarımız için Helsinki Gezi Rehberi‘ne, Baltıklar ile ilgili planlama yapıyorsanız Baltık Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Yeni yazılarımda görüşmek üzere…