- İran’da Ne Yenir? Ne İçilir?
- İran’ın Kapadokyası Kandovan
- (Dakhma) Zerdüşt Sessizlik Kuleleri
- Eynali Dağı-Tebriz
- Şairler Mezarlığı-Tebriz ve Şehriyar
- Bölünmüş Sınır Kasabası Astara
Şairler Mezarlığı-Tebriz ve Şehriyar başlıklı bu yazımızda İran’ın ünlü şairlerine ve İran edebiyatına damgasını vurmuş dünyaca tanınan Türk Şairi Şehriyar’a verdiği payeyi göreceğiz.
Önce Şairler Mezarlığı/Anıtı (Maqbaratoshoara)’nı gezecek, peşinden de Şehriyar’ın ölümünden sonra müze haline getirilen Tebriz’deki evini ziyaret edeceğiz.
Tebriz’den, başka bir deyişle ülkemizde de çok sevilen şarkısında Huşeng Azeroğlu’nun söylediği gibi; Şehriyar’ın şeherinden, size selam getirmişem.
İran, şiirine ve şairine sahip çıkıyor.
Şairler Mezarlığı Gezisi
Şairler Mezarlığı Bahçesi-Tebriz
Dünyada sadece Fransa ve İran’da Şairler Anıtı olduğunu öğrendim. Paris’te 26 şairin mezarı bir anıtla yad edilirken, Tebriz’deki anıtın altında 410 İranlı şair yatıyor.
İran halkı için şair ve şiir oldukça yüksek bir mertebede bulunuyor. ‘Başımın üstünde yeri var’ ifadesi tam da onlar için söylenmiş.
İran’da, Türkiye’de yerleşmiş kültürün aksine mezarlık, türbe gibi yerlerde müzik yapılabiliyor.
Tebrizli halk şairleri, Şairler Mezarlığı’nın bahçesinde her akşamüzeri toplanıp şiir ve şarkılarını okuyarak 410 şairin mezarının yanı başında onların hatırasını yaşatmaya ve yeni şiirler üretmeye devam ediyorlar. Tebriz’e yolunuz düşerse ikindi vaktinden sonra Şehitler Anıtı Bahçesi’ne uğrayın, keyifli atışmalara misafir olun.
Ortam öylesine pozitif ki, kediler bahçede müzik eşliğinde keyif yapıyor. Yemek bulamadıkları ve kötü davranış gördükleri yerde durmaz onlar. Anladığım o ki; halk tarafından rahatsız edilmedikleri gibi aynı zamanda karınları da doyuruluyor.
Hepsi kadraja sığmadı. Fotoğraftaki sayının üç katı daha kedi bahçede yayılmış, benim gibi müziğin rahatlatıcı etkisine girmişlerdi. Fotoğraflarını çekerken onları bir parça rahatsız ettim doğal olarak.
Şairler Mezarlığı-Tebriz
Ziyaretimiz, anıtın çevre düzenlemesinin yapıldığı bir döneme denk geldi. Giriş kapısına teneke barakalardan yapılmış bir koridordan ulaştık.
İran’daki kadınların başında bu tür dikkat çeken renkte örtüler pek göremezsiniz. Anıtın önünde bana poz veren kişi Sevinç. Türkiye’den 16 günlük yolculuğa birlikte çıktığımız güzel arkadaşlarımdan biri.
İran mimarisinde özellikle tavan çinileri ilgimi çekti. Şairler Anıtı’nın iç salonunda da aydınlatma hem tavandan gelen gün ışığı hem de büyük bir avizeyle sağlanıyor.
Safeviler Dönemi’nde özellikle 16. yy’da doruğa ulaşan mavi-beyaz ağırlıklı seramik işlemeler o dönemden günümüze kalan binaların dış ve iç cephelerinde kullanıldığı gibi modern bir yapı olan Şairler Anıtı’nın iç mimarisinde de kullanılmış. Bu seramik sanatının bölgedeki esas üretim yerinin Tebriz olduğu ve buradan yayıldığı söyleniyor.
Anıt’a girer girmez sizi şairlerin heykelleri karşılıyor. İran’da anıtsal binaların haricinde şehir sokaklarında, parklarında da bolca heykel bulunuyor. İran, şiirin yanı sıra heykeli de seviyor.
1721 yılında Tebriz’de meydana gelen 7,7 şiddetindeki büyük depremde tüm Tebriz ile birlikte o dönemde yine bu noktada bulunan Şairler Mezarlığı da yerle bir oluyor.
Aşağıdaki videoda Şairler Anıtı’nın içini göreceksiniz. Bir tanesi hariç diğer tüm şairlerin mezarları anıtın altında bulunuyor. Videoda göreceğiniz üzere Şehriyar’ın mezarı ise salonun orta yerinde tek başına duruyor.
Bazı şairlerin portresi, bazılarının heykeli…
…pek çoğunun küçük birer büstü de salonun orta yerinde camekanın içinde bulunuyor. İçlerinde kadın şairler de var.
Şairler Mezarlığı açık olduğu saatler boyunca yukarıdaki videoda dinlediğiniz üzere Şehriyar’ın Haydar Baba’ya Selam şiiri kendi sesinden aralıksız yayın yapılarak ziyaretçilere dinlettiriliyor.
Bahçedeki ve içerideki büstlerinin yanı sıra salondaki mezarının karşı duvarında Şehriyar’ın bir portresi asılı.
İran’ın böylesine yücelttiği şairi biraz daha tanımak için yürüyerek Şehriyar’ın evine gidiyoruz. Yolculuğumuz boyunca neredeyse her yere yürüyerek gittiğimizden ne kadar sürdüğünü şu an kestiremiyorum. Türkiye’den atlayıp geldiğimiz minibüsümüz daima yakınımızda bir yerlerde, benzin desen sudan ucuz. Tebriz, yokuşu olmayan bir şehir olduğundan yürümeyi de seviyorsanız sıkıntı olmuyor.
Şehriyar’ın Evi-Tebriz (Ostad Shahriar Museum)
Ana dili Türkçenin yanı sıra iyi derecede Fransızca, Arapça ve Farsça bilen Şehriyar (1906-1988), edebiyat ve tıp eğitiminin ardından (aşık olduğu Süreyya ile evlenemediği için son sınıfta Tıp Fakültesini bırakarak Tahran’dan ayrılıyor) banka memuru olarak hayatını sürdürüyor.
Farsça yazdığı şiir ve gazellerle 20’li yaşlarda üstat olarak anılmaya başlanmış. Dört divanından üçünü Farsça kaleme almış. Türkçe yazdığı Haydar Baba’ya Selam şiirinden sonraki tüm şiirlerinde Türkçeyi kullanmış ve bu şiirleri de dördüncü divanında toplamış.
Haydar Baba, Türk ve Fars kültürü etkisindeki Şehriyar’ın içindeki derinliklerinde olanları açığa çıkarmasında etkili olan bir dağın adı. Haydar Baba Dağı’na yazılmış bu uzun şiirden bir kaç dize aktarayım.
Heyder Baba, dünya yalan dünyadı
Süleyman’dan, Nuh’dan kalan dünyadı
Oğul doğan, derde salan dünyadı
Her kimseye her ne verib alıbdı
Eflatun’dan bir kuru ad kalıbdı
Evinin bahçe dış duvarında bir portresi bahçesinde de elinde kitaplarıyla bir heykeli bulunuyor.
Şehriyar’ın evinin salonundan…
Ülkesini sömürgeleşmeye götürdüğüne inandığı eğitim sistemini eleştirdiği Maarifimiz şiirinde, halkı kaderine sahip çıkmaya çağıran Şehriyar’ın şiirleri 76 dile çevrilerek yayımlanmış.
1988’de öldüğü gün İran genelinde yas ilan edilmiş, o gün halk siyahlar giyinmiş.
Hayatının ikinci yarısında Turan idealini hedefleyen ve bunu şiirlerine çok defalar yansıtan şairin bedeni İran’dayken bir gözü Türkiye’ye diğer gözü ise Azerbaycan’a sevdalı olmuş.
İran’da her yıl 16 Mart, Şehriyar Günü olarak kutlanıyor.
İran ile ilgili diğer yazılarımız için İran Gezi Rehberi ‘ne bakabilirsiniz.