Sömestre tatili sebebiyle 4 günlük bir izin yapma imkanı doğunca üşümeden yapılabilecek bir kültür turu mahiyetinde Kış Ortasında Girne Gezisi yapmaya karar verdim.
En son 2007 senesinde yaz ortasında Gazimağusa’da kalmış ve oradan günübirlik olarak yapılan bir tur ile Girne’ye gelmiştik. Buradaki kalış süremiz sadece öğle yemeği yiyecek kadar olmuştu. Açıkçası pek bir şey anlamamıştım.
Bu nedenle bu sefer Girne merkezde kaldık ve buraya istinaden günübirlik geziler yaptık.
Girne Gezisi
Girne’ye Ulaşım
Girne’ye ulaşmanız için 2 yol var. İlki deniz yolu. Alanya ve Taşucu’ndan Girne’ye Fergun Denizcilik ve Akgünler Denizcilik ile ulaşım imkanı var.
Feribot ve deniz otobüsü seferleri günlük olarak Mersin-Taşucu ve Girne-Gazimağusa limanlarından sağlanıyor. Ayrıca yaz dönemi boyunca Alanya-Girne seferleri de düzenleniyor. Alanya’dan ulaşım süresi yaklaşık 3 saat ve Taşucu’ndan ulaşım süresi 2 saat. Tabii ki bu yol daha çok Antalya ve Mersin’de yaşayanların kullandığı bir yol.
Diğer yol ise havayolu. Ankara ve İstanbul’dan Lefkoşa Ercan Havalimanı’na günlük; Adana, Antalya, Hatay, Gaziantep, Trabzon, Kayseri ve İzmir’den ise tarifeli seferler yapılmakta. Ankara ve İstanbul’dan direkt olarak Ercan Havaalanı’na uçabiliyorsunuz. Biz de Ankara’dan PGS ile Ercan Havaalanı’na 1 saat süren bir yolculuk sonunda vardık. Bilet fiyatlarına gelince 2 kişi gidiş dönüş 1400 TL (2020)
Kalacağımız Olivia Palm Hotel ile havaalanı servisi konusunda gidiş dönüş olarak 350 TL (2020) bir bedel karşılığında anlaşmıştık. Bu kapsamda havaalanı çıkışında aracımız bizi bekliyordu. Yaklaşık 45 dakika süren bir yolculuktan sonra şehre varıp otelimize yerleştik.
Tabii ki havaalanı ulaşımının daha ekonomik yolu da var. KIBHAS, havaş gibi bir servis. Ücret ise 22 TL (2020).
Kışın Girne’de Hava Durumu
Ocak döneminde hava sıcaklık ortalaması 15 derece civarında seyrediyor. Ancak oldukça sert bir rüzgar, hırçın bir deniz hakim. Bunun sebebi Toroslardan Girne’ye doğru gelen soğukmuş.
Ancak bu sabit değil rüzgarın kesildiği günler de hava çok güzel olabiliyor.
Ancak Gazimağusa’ya giderseniz çok farklı bir hava ile karşılaşacaksınız. Orada ise Ortadoğu havası hakim olduğu için rüzgar yok. Hava da daha güneşli.
Girne Gezilecek Yerler
-Girne Yat Limanı
Bir tarafta Girne Kalesi diğer tarafta at nalı şeklindeki girintinin etrafını saran otel, restoran, bar ve kafeleri ile Kıbrıs fotoğraflarını süsleyen muhteşem bir kare. Tabii ki kış ortası olması nedeniyle sezon canlılığı yok. Sezonda oldukça enerjik ve aynı zamanda romantik bir ortama sahip oluyor.
Yat limanı hattında yer alan, günümüzde yeme-içme-kalma ve eğlence mekanı olarak kullanılan binalar, eski zamanlarda Anadolu’ya ve Avrupa’ya Kıbrıs’tan ihraç edilen harup (keçi boynuzu) ve tuz için ambar olarak kullanılırmış.
Ticari açıdan son derece değerli olan yat limanı, İngiliz Sömürge Dönemi’nde (1880’den sonra) dalgakıran ve tek katlı gümrük binası inşa edilerek geliştirilmiş. 1914 yılındaysa bu gümrük binası ikinci kat daha ilave edilerek son şeklini almış ve bugün Marina Ofisi olarak iş görmeye devam ediyor.
-Girne Kalesi
Yat limanının hemen bitişiğinde bulunan kale, Kıbrıs’ın En Önemli Tarihi Değerlerinden Biri. Biz de kış da olsa kaleyi gezmek istedik.
Anlatılanlara göre tarihte adayı ele geçirmek için mutlaka bu kalenin fethedilmesi gerekmiş.
Bu nedenle de her dönemde önemli olmuş her dönemini çok iyi yansıtan bir kale. Kendinizi bir çok medeniyetin yerleşik yaşadığı tarihsel kronolojinin sayfalarında hissediyorsunuz.
Savaş zamanlarında sığınma, barış zamanlarında dinlenme için kullanılmış. Bence gayet de iyi korunmuş!..
Kaleye giriş ücreti ve ziyaret saatleri, kalenin tarihi ve bölümleri ile ilgili tüm detay ve fotoğrafları başlıklı Girne Kalesi, Kıbrıs’ın En Önemli Tarihi Değerlerinden Biri yazımda bulabilirsiniz.
-Ağa Cafer Paşa Camii
Osmanlı İmparatorluğu’nun Kıbrıs’ta yaptırdığı ilk camilerden biri. Kıbrıs Beylerbeyi Cafer Paşa tarafından XVI. yy. sonunda inşa ettirilmiş.
1974 yılından önce EOKA Tedhiş Örgütünün elinde bulunan cami, Kıbrıs Barış Harekâtı’ndan sonra tamir görerek ibadete açılmış.
Adres: Ağa Cafer Paşa Sk, Girne 99300
-İkon Müzesi
İçine giremedik çünkü kapalıydı. 17-19. yy. koleksiyonuna sahipmiş.
Çok uzun zamandır da kapalıymış fakat dışarıdan görüldüğü kadarıyla mimarisi güzel.
Restorasyon yapıldığı yazılmasına karşın dışı bakımsız.
Adres: Atilla Sk, Girne 99300
-Chrysopolitissa Kilisesi
Bir zamanlar çok güzel bir kilise olduğu belli olan bu bina şimdi harabe ne yazık ki.
Adres: Aşağı Bozoklar Sk, Girne
-Bellapais Manastırı ve Beylerbeyi Köyü
Girne gezimiz kapsamında bir günümüzü de Bellapais Manastırı ve Beylerbeyi Köyü ve Beylerbeyi Köyü için ayırdık.
Bellapais Manastırı ve Beylerbeyi Köyü de kalesi gibi Kıbrıs’ın en önemli tarihi değerlerinden biri. Biz de kış da olsa burayı gezmek istedik.
Beşparmak Dağları’nın eteğinde Beylerbeyi Köyü’nde çok güzel bir manzaraya sahip hakim bir tepede inşa edilmiş olan manastırın adı Fransızca “Abbaye de la paix “den (Barış Manastırı) türetilmiş.
Bellapais Manastırı ve Beylerbeyi Köyü’ne ulaşım, manastır giriş ücreti ve ziyaret saatleri, manastırın tarihi ve bölümleri ile ilgili tüm detay ve fotoğrafları başlıklı Bellapais Manastırı ve Beylerbeyi Köyü yazımda bulabilirsiniz.
-Günübirlik Gazimağusa Gezisi
Buraya gelmişken bir günümüzü günübirlik olarak Gazimağusa gezisi için ayırdık.
Geçmişi M.Ö. 285 yılına dayanan bu liman şehri tarihi surları ile korunan nadir şehirlerden biri ne de olsa. Mağusa, Venedikliler zamanında yeniden inşa edilmiş surları ve hendekleri, iç kalesi, kapıları ile korunmalı bir askeri üs gibiymiş.
2007 yılında gelip kaldığım bu şehre kısa da olsa tekrar gelmek bizi de oldukça mutlu etti. Özellikle de sert kuzey rüzgarlarına tabi Girne’den sonra burada ki oldukça ılıman iklim gerçekten çok şaşırtıcı oluyor.
Gazimağusa’ya ulaşım, Gazimağusa’nın tarihi ve gezilecek yerleri, Gazimağusa’da ne yenir? Nerede yenir? Gazimağusa’da nerede kalınır? başlıklarında tüm detaylı bilgi ve fotoğrafları Günübirlik Olarak Yaptığımız Gazimağusa Gezisi başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.
Girne’de Ne Yenir? Nerede Yenir?
Öncelikle bu konuya girmeden dikkatimi çeken hususları sizlerle paylaşmak istiyorum.
Genel olarak yemekler Türkiye’ye göre pahalı. Hesap geldiğinde TL yanında ödemek isterseniz €,$ ve £ olarak da karşılığını görüyorsunuz.
Meyve suyuna bayılıyorlar özellikle de nar suyu ve karışımlarına.
Eziç Peanuts
En çok öne çıkan yemek Şef Ali (şeftali) Kebabı. Bu şekilde yazıyorum çünkü kebabın şeftali ile alakası yok. Bir zamanlar Şef Ali denen bir vatandaş bu kebapları seyyar arabasıyla yapıyormuş. Söylemesi zor olunca halk da zamanla bu adı yuvarlayıp Şeftali Kebabı yapıvermiş. Hepsi bu…
Tabii ki Kıbrıs’a özgü Hellim Peyniri mutlaka tatmadan dönülmemesi gereken diğer bir lezzet. Yarı sert özellikte bir beyaz peynir çeşidi, çiğ koyun ve keçi sütünden veya bunların karışımlarından elde ediliyor.
Tatlı denince ise akla Kıbrıs Tatlısı geliyor. Şerbetli olmasına karşın hafif bir tatlı olarak kabul ediliyor. Genelde çay ile servis ediliyor.
Yaptığımız gezi süresince Lefkoşa’ya uğramadık. Deneyimlediğimiz restoranlar Girne ve Gazimağusa ile çevrelerinde bulunan restoranlar oldu. Bu kapsamda deneyimlediğimiz tüm mekanlar için KKTC’de Ne Yenir? Nerede Yenir? başlıklı yazımı okuyabilirsiniz.
Girne’de Alışveriş
Alışveriş için tercihimiz merkezde yer alan Ertan Market oldu.
Buradan daha çok Türkiye’ye göre hayli ucuz olan peynirlerden aldık.
Tabii ki Kıbrıs’a özgü Hellim Peyniri mutlaka alınmadan dönülmemesi gereken diğer bir lezzet. Ertan Market’te Derin marka peynirin kilosu 52,95 TL.
Yabancı peynirler ise Türkiye’nin yarı fiyatına. Gördüğünüz Grana Padano 200 gr 25 TL. Bu peynirin Türkiye’de kilosonu çok lüks marketlerde 250 TL civarında bulabilirsiniz.
Yine bu 300 gr.lık Chedar Peyniri 20 TL. Türkiye’deki fiyatı 50 TL.
Bunların dışında 100-150 TL aralığında çok güzel ayakkabılar var. Ayrıca kullanıyorsanız ülkemize göre yarı fiyatından daha az fiyata satılan içkilerden de almayı unutmayın.
Girne’de Nerede Kalınır?
Şehirde konaklamak için her bütçeye uygun seçenek bulunuyor.
Oteller ise daha çok kalenin çevresinde bulunuyor.
4-5 yıldızlı otellerin bünyesinde casinolar yer buluyor. Çok fazla da müdavimleri var.
Bizim tercihimiz 3 yıldızlı Olivia Palm Hotel oldu. Kaleye çok yakın şehir merkezinde bulunuyor. Sadece 100 TL fark ödeyerek denizi gören bir oda alabiliyorsunuz.
Otel genel olarak iyi bir otel. Personel ilgili. Dünya oteli kıvamında. Afrikalı çalışanları var. Sorunlarınız ile direkt ilgilenip çözüm buluyorlar.
Konumunun merkezde olması ise size büyük bir hareket kabiliyeti ve avantaj sağlıyor. Temiz bir otel.
Otelin bize maliyeti 2 kişi 3 günlük kahvaltı dahil maliyeti 900 TL (2020) oldu. Kahvaltısı da iyi. Bu da sezon dışı olsa da şehir için gerçekten iyi bir fiyat.