- KKTC’de Ne Yenir? Nerede Yenir?
- Girne Kalesi, Kıbrıs’ın En Önemli Tarihi Değerlerinden Biri
- Bellapais Manastırı ve Beylerbeyi Köyü
- Kış Ortasında Girne Gezisi
- Günübirlik Olarak Yaptığımız Gazimağusa Gezisi
Bugünkü yazımın konusu Günübirlik Olarak Yaptığımız Gazimağusa Gezisi.
Sömestre tatili sebebiyle 4 günlük bir izin yapma imkanı doğunca üşümeden yapılabilecek bir kültür turu mahiyetinde Girne Gezisi yapmaya karar verince bu planın bir gününü de günübirlik Gazimağusa Gezisi için ayırdık.
Geçmişi M.Ö. 285 yılına dayanan bu liman şehri tarihi surları ile korunan nadir şehirlerden biri ne de olsa. Mağusa, Venedikliler zamanında yeniden inşa edilmiş surları ve hendekleri, iç kalesi, kapıları ile korunmalı bir askeri üs gibiymiş.
2007 yılında gelip kaldığım bu şehre kısa da olsa tekrar gelmek bizi de oldukça mutlu etti. Özellikle de sert kuzey rüzgarlarına tabi Girne’den sonra burada ki oldukça ılıman iklim gerçekten çok şaşırtıcı oluyor. Bu kısa geziden kalanları ben de şimdi size aktarıyorum.
Gazimağusa Gezisi
Gazimağusa’ya Ulaşım
Kıbrıs’ta toplu ulaşım Türkiye ye göre gelişmemiş çünkü burada herkesin kendi aracı var.
Girne ve Gazimağusa arasında düzenli olarak otobüs seferleri yapılıyor ancak biz daha hızlı hareket edebilmek adına Kombos Vip adındaki şirketi tercih ettik. Komboslar 4-6 kişilik taksiler.
Ancak firma rezervasyon ile çalışıyor. Girne Mobil 0533 850 13 30
Gazimağusa’nın Tarihi
Şehrin tarihi çok eski dönemlere kadar gidiyor. Mağusa, MÖ 3. yy.da Ptolemus Kralı Philadelphus tarafından kurulmuş. MS 648 yılında Araplar tarafından yakılıp yıkılması üzerine Salamis’ten göçen halk buraya göç etmiş. Bu dönemde nüfus artışıyla birlikte büyüyen şehir küçük bir liman kentine dönüşmüş.
-Lüzinyanlar Dönemi
Lüzinyanlar Döneminde (1192-1489) ise şehir Lefkoşa’dan sonra Mağusa adanın ikinci büyük kenti durumuna yükselmiş.
Akka’nın 1291 yılında İslam Ordularınca ele geçirilmesi üzerine burada yaşayan Frenkler göç edip Mağusa’ya yerleşerek şehri işlek bir liman ve ticaret merkezi haline getirmişler. Burası Orta Doğu Avrupa arasında bir aktarma merkezi haline dönüşmüş. Bu durum da şehri inanılmaz zenginleştirmiş. Bu yıllar da Mağusa’nın altın dönemi olmuş.
Bu durum ekonomik rakip Cenevizlilerin dikkatini çekmiş ve Doğu Akdeniz’de bir Ceneviz Venedik sürtüşmesi başlamış. 1372 yılındaki Ceneviz üstünlüğü ile sonuçlanan savaşta Mağusa’nın 1469 yılına kadar Ceneviz Kanunları ile yönetilmesi kabul edilmiş. bu dönemden itibaren Mağusa, Kıbrıs’ın baş şehri olmuş.
Ancak yeni deniz yollarının bulması ile Lüzinyan kimliğini taşıyan şehrin gelişimi de durmuş. Önemi kalmayan şehre 1489 yılında tekrar Venedikliler egemen olmuş. Ancak, Venediklilerin adayı askeri üs olarak görmesi nedeniyle şehir eski önemini tamamen yitirmiş.
-Osmanlılar Dönemi
Şehir uzun bir kuşatmadan sonra 1571 yılında Lala Mustafa Paşa komutasındaki Osmanlı Ordusu tarafından fethedilmiş. Bundan sonra da tüm ticaret Larnaka’ya kaymış.
19. yy. da Müslüman olmayan nüfusun surların dışına taşınmaya mecbur edilmesiyle şehir güneye doğru gelişmeye başlamış. Maraş ve Aşağı Maraş bölgeleri bu dönemde kurulmuş.
Yine bu dönem şehir çok önemli politik suçlular için bir sürgün yeri olmuş. Bu suçlulardan en önemlisi Namık Kemaldir.
Bu dönemde sur içinde Osmanlı kültürünün ve yaşam şekli kendini hissettirmeye başlamış. 1878 yılında ada İngizlizlere kiralanmış. Bu dönemde liman tekrar önem kazanmış. Osmanlı döneminde başlayan güneye doğru büyüme de ivme kazanmış. Türkler net olarak Suriçi’nde, Rumlar ise Maraş ve Aşağı Maraş bölgelerinde yaşamaya başlamış.
-Yakın Dönem
1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti döneminde Suriçi Türk Belediyesi, Maraş ve Aşağı Maraş ise Rum Belediyesi tarafından idare ediliyormuş.
Bu dönemde Maraş bir turizm merkezi olarak gelişmiş. 1969-1970 yılları arasında Maraş, Dünya’nın en ünlü eğlence ve turizm merkezlerinden biri olmuş.
Gazimağusa, 1974 yılından sonra 12 yıl süreyle güneyden ve Türkiye’den gelen göçmenlerin yerleştirilmesi ile savaş sonrası yeniden yapılanma süreci yaşamış. Maraş’ın yerleşime kapanmasıyla kent gelişimi önemli ölçüde durmuş. ancak 1986 yılında Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin kurulması ile şehir tekrar canlanmış. Bugün ise kent KKTC’nin en büyük limanına ev sahipliği yapıyor.
Gazimağusa Gezilecek Yerler
Surlar gerçekten büyük ölçüde korunmuş ve mimarisi çok ilginç olan Gazimağusa gerçekten görülmeye değer bir yer. Gezilecek ve görülecek birçok yer var.
-Gazimağusa Surları
Gazimağusa Limanı’nı boydan boya kaplayan surlar. Buram, buran tarih kokan kalıntılar. Bakımlı, temiz ve görmeye değer. 1192-1489 yılları arasında Lüzinyan döneminde inşa edilmiş.
Lüzinyanlardan hemen sonra Venediklilerin eline geçen kale, Kıbrıs’ın Osmanlılar tarafından ele geçirileceği endişesi ile dönemin ateşli silahlarına ve özellikle de topa karşı koyabilecek duruma getirilmiş. 1550 yılında Venedik’ten getirilen Kaptan Nikola F ve mühendis Giovanni G. tarafından yapılandırılarak tam bir kaleye dönüştürülmüş.
Ayrıca, Osmanlılardan gelebilecek saldırıları önlemek, geri püskürtmek ve şehrin savunmasını güçlendirmek için surların dışına 46 metre uzunluğunda bir hendek açılarak içi su ile doldurulmuş. Ancak kale, Osmanlılar tarafından 1571 yılında 10 ay gibi bir zaman zarfında fethedilmiş. Bu fetih Avrupa tarihinin en kanlı ve en uzun savaşlarından biri olmuş.
Kale duvarları oldukça yüksek ve dokusu da mükemmel, tahrip olmamış. Kaleye birbirinden bağımsız 3 kapıdan giriliyor. Bir kapı sadece giriş için kullanılıyor diğer iki kapıdan giriş ve çıkış yapmak mümkün. Surlar üzerinde birçok burç var hepsi sağlam ve kullanılabilir durumda.
Sur duvarları deniz tarafı hariç derin bir hendek ile çevrilmiş durumda, eskiden bu hendekleri deniz suyu dolduruyormuş. Şu anda kalenin ve hendeklerin yapılan dolgular nedeni ile deniz ilişkisi kesilmiş. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nda bir çok masum halk bu surlarda gizlenmiş. Onca savaşa rağmen ayakta kalmış, güzel bir miras.
Adres: T. Eyüboğlu Sk, Gazimağusa 9945
-Lala Mustafa Paşa Camii
Şehrin merkezinde çarşı içinde bulunan Lala Mustafa Paşa Camii, Gazimağusa’da görülmesi gereken en önemli tarihi eser. Eskiden bir katedral (Aziz Nikolas Katedrali) olan bu ikonik cami, gösterişli bir Orta Çağ mimarisine sahip. KKTC’nin en büyük 2 camisinden biri. Cami bugün ibadete de açık. Namaz vakitleri dışında ise ziyarete açık.
1298 yılında Saint Nicola Katedrali olarak gotik tarzında inşasına başlanan yapı, 1328 yılında açılmış, 1571 fetih sonrası bölgenin ihtiyacını karşılamak için camiye çevrilmiş. Kıbrıs Fatihi olarak anılan Lala Mustafa Paşa’nın adını almış. Lüzinyan kralları bu katedralde Kudüs tacını giyerlermiş. Bu krallardan II. James ve III. James’in mezarları da burada bulunuyor.
Hemen karşı tarafında Namık Kemal Zindanı var. Çevresinde bulunan saray kalıntıları, çevresinde bulunan tarihi dokusuyla Kıbrıs’ta görülmesi gereken tarihi merkez.
Adres: Mahmut Celaleddin Sk, Gazimağusa 99450
-Greeklerin St George Kilisesi
Kale içi Otello Kalesi’nin karşısında bulunuyor. Oldukça eski, sadece bir bölümün duvar kalıntılarından başka bir şeyi kalmamış.
1360 yılından kalma olduğu söyleniyor. Binanın çoğu yeri çevresel koşullara dayanamamış ve yıkılmış olmasına rağmen görkemini hala koruyor.
Deniz kapısından girdiğinizde kısa bir yürüyüşle bu tarihi yapıya ulaşıyorsunuz.
Adres: Gündüz Tezel Sk, Gazimağusa 99450
Gazimağusa’da Ne Yenir? Nerede Yenir?
Öncelikle bu konuya girmeden dikkatimi çeken hususları sizlerle paylaşmak istiyorum. Genel olarak yemekler Türkiye’ye göre pahalı. Hesap geldiğinde TL yanında ödemek isterseniz €,$ ve £ olarak da karşılığını görüyorsunuz.
Meyve suyuna bayılıyorlar özellikle de nar suyu ve karışımlarına.
En çok öne çıkan yemek Şef Ali (şeftali) Kebabı. Bu şekilde yazıyorum çünkü kebabın şeftali ile alakası yok. Bir zamanlar Şef Ali denen bir vatandaş bu kebapları seyyar arabasıyla yapıyormuş. Söylemesi zor olunca halk da zamanla bu adı yuvarlayıp Şeftali Kebabı yapıvermiş. Hepsi bu…
Tabii ki Kıbrıs’a özgü Hellim Peyniri mutlaka tatmadan dönülmemesi gereken diğer bir lezzet. Yarı sert özellikte bir beyaz peynir çeşidi, çiğ koyun ve keçi sütünden veya bunların karışımlarından elde ediliyor.
Yaptığımız günübirlik gezi süresince sadece Arkın Palm Beach Hotel ve Petek Pastanesi’ne uğradık.
Tatlı denince ise akla Kıbrıs Tatlısı geliyor. Şerbetli olmasına karşın hafif bir tatlı olarak kabul ediliyor. Genelde çay ile servis ediliyor.
Deneyimlediğimiz tüm mekanların detaylı bilgi ve fotoğrafları için KKTC’de Ne Yenir? Nerede Yenir? başlıklı yazımı okuyabilirsiniz.
Gazimağusa’da Nerede Kalınır?
Kesinlikle bu konudaki tavsiyem 2007 yılında muhteşem bir tatil geçirdiğimiz Palm Beach Hotel. Ya da yeni adıyla Arkın Palm Beach Hotel. O dönemde bu otele öğlenleri rahat gezebilmek amacıyla yarım pansiyon üzerinden gelmiştik.
O zaman muhteşem deniz ve plajından çok memnun kaldığımız tarihi otelin hem dış görünümü hem de adı değişmiş. Adı Arkın Palm Beach Hotel olmuş. Otel Maraş bölgesinin de sınırında bulunuyor.
Burada sezonda uçak, transfer ve kahvaltı dahil 2 kişi 3 gün 3700 TL (2020)’ye kalabilir ve bu muhteşem plajdan yararlanabilirsiniz.
Adres: Kemal Server Cd., Namık Kemal Mh., 94509 Gazimağusa Tel: (0392) 366 20 00
Gazimağusa bölgede tarihin tanığı gibi. Bu nedenle KKTC kapsamında yapacağınız gezilerde mutlaka görülmeli. Ayrıca buranın bir avantajı da Karpaz Yarımadası’nı gezmek için çok avantajlı bir konuma sahip olması. Yeni yazılarda görüşmek üzere..
Gazi Mağusa ve KKTC ile ilgili diğer yazılarımız için KKTC Gezi Rehberi‘ne bakabilirsiniz.