Başkent Bangkok’tan Kamboçya Sınırına Tayland

Burada, 2009 yılında eski adıyla Çinhindi denen bölgedeki 4 ülkeye yaptığımız gezinin ilk adımına ait detaylar yer almaktadır. Başkent Bangkok’tan Kamboçya Sınırına Tayland başlığı ile yola çıkıyoruz. Yazıyı okuyup bizimle bu keşfe dahil olacak herkese iyi yolculuklar. 

Yazıma tüm gezginler için en önemli konu olan bölgeye yönelik yaptığımız genel planlama ile başlamak istiyorum. 

Sene 2009 sömestir tatili. Oğlum Poyraz o sene ilkokula başlamıştı. Biz de sömestir tatilini fırsat bilip eşim, oğlum ve çok yakın bir arkadaşımızla birlikte bu bölgede dört dörtlük bir seyahat planladık. Tayland-Vietnam-Kamboçya-Laos’u içeren bir rota, uzun süredir zihnimde demini almayı bekliyordu ve artık yola çıkmaya hazırdık.

İşte Gezi Programımız

Zorunluluk haricinde uçağı kullanmayacağımız, sınırların genelde karadan geçileceği, bol bol otobüs ve tren kullanacağımız dantel gibi bir program çıkardık ortaya. Ben, eşim ve arkadaşımız ön araştırmamızı tamamlayıp bir hafta sonu bizim evde buluştuk. Duvardaki pano üzerinde günleri, karşılarına da o gün için hedeflediğimiz şehirleri yerleştirip programı oturttuk.

Seyahat zamanımız, rota kapsamındaki ülkelerin yılbaşısına yani Çin Yılbaşısı Tet’e denk geldiği için risk yaşamamak adına uçak biletlerini hemen aldık. Bütçemiz zaten oldukça mütevaziydi. Başka bir zaman olsa daha esnek ve mutlaka daha da ekonomik bir seyahat olabilirdi. Yine de bu dönemde gittiğimize çok memnunum. Çin Yılbaşısını bilerek seyahati planlamamıştık. Tesadüfen seyahatimiz sömestire, o da yılbaşına denk geldi. Bu da bizim şansımız. Bir ülkeyi gezmek için yılbaşı zamanından daha güzel hangi dönem olabilir ki!

Çok beğeneceğinizi umduğum 2 haftalık sömestir tatilinin tamamına yayılan gezi programımızı ise aşağıda özetledim. Yola, karnelerin alındığı Cuma gününün gecesi çıktık. Dönüşümüz ise 2 hafta sonraki Pazar günü oldu. 

1. Gün, 23 Ocak Cuma : Türkiye İstanbul –Tayland Bangkok(uçak)
2. Bangkok -Aran (Taksi)
3. Tayland Aran – Kamboçya Siem Reap (tuktukla sınır – sınırdan Taksi)
4. Siem Reap -Angkor Wat ( tuk tuk )
5. Siem Reap – Phnom Phen ( otobüs)
6. Phnom Phen – Vietnam Ho Chi Minh City (otobüs)
7. Ho Chi Minh City(Saigon) -Mekong Deltası (otobüs, tekne)
8. Ho Chi Minh City -Hanoi (uçak)
9. Hanoi- Halong Bay (otobüs, tekne )
10. Halong Bay-Hanoi ( tekne, otobüs )
11. Hanoi
12. Hanoi- Laos Luang Prabang (uçak)
13. Luang Prabang
14. Luang Prabang-Viantiane (uçak), Viantiane – Tayland sınırı-Bangkok(tren)
15. Bangkok
16. Bangkok
17. Gün, 8 Şubat 2009 Pazar: Bangkok-İstanbul Türkiye (uçak)

Yani takip eden haftalarda da bu ülke ve şehirleri siz gezginler için yazmaya devam edeceğim.

Bu yazıda ise gezimizin ilk 3 günlük bölümünü oluşturan İstanbul’dan Bangkok’a ulaşım ve Başkent Bangkok’tan Kamboçya Sınırına Tayland yolculuğumuzda yaşadıklarımızdan bahsedeceğim. Bu kapsamda da Kamboçya sınırında yer alan 1 gece kaldığımız Aran (Aranyaprathet) şehri deneyimlerimizi de sizlerle paylaşacağım. Başlıyorum o zaman. Keyifli yolculuklar!

Tayland

Asya Kıtasında yer alan ve Hint Okyanusu tarafından iki koldan birden, doğusunda Tayland Körfezi, batısında ise Andaman Denizi’yle sımsıkı kucaklanan bir ülke Tayland.

İnsanı da havası gibi sıcak olan ülkenin komşuları kuzey ve batıda Myanmar yani Burma, kuzey doğuda Laos, doğuda Vietnam, güney doğuda Kamboçya ve güneyde Malezya.

Tayland, Dünyanın en çok turist çeken 10 ülkesi arasında. Aslında bunda kendi güzellikleri kadar komşularının da payı var. Zira az önceki komşu listesine tekrar göz atarsanız özellikle Tayland-Vietnam-Kamboçya üçlemesini sıkça duyduğunuzu fark edeceksiniz. Hatta belki de bu yazıyı siz de böyle bir seyahati hayal ettiğiniz ya da yakın zamanda planladığınız için okuyor olabilirsiniz.😊

Vize İşlemleri

Vize almaya gerek olmayan, uygun bileti bulduğunuzda uçup gidebileceğiniz bir ülke.

İstanbul-Bangkok Ulaşım

Bu seyahatin Çin Yılbaşısı’na denk gelmesi haricindeki diğer güzelliği ise ana uçak biletini yani İstanbul-Tayland uçuşunu millerimizle almış olmamızdı. 2 yetişkin ve 1 çocuk için bu rakam seyahat bütçesinde zaten önemli bir hafifleme demek. Dolayısıyla yola daha en başta uçuş uçuş çıktık.😊

Uçağımız 23:40’ta direkt Bangkok uçuşu. Her zaman olduğu gibi İstanbul Küçükyalı’daki evimizden (arkadaşımız Metin de Pendik’ten) toplu taşımayı kullanarak Atatürk Uluslararası Havalimanı’na ulaştık.

Bize göre seyahatimiz evden çıktığımız andan itibaren başlar. Havalimanında vakit geçirmeyi ise çok severiz. Atatürk Havalimanı bizim anılarımızda çok kıymetli bir yere sahip 🥰 Tüm lounge alanları içinde en sevdiğimiz ve klasiğimiz olan HSBC Advantage Lounge’dan bu seyahatimizde de vazgeçmedik.

Tayland ile ülkemiz arasında 5 saatlik bir fark vardı. (O vakitler ülkemizde kış saati uygulaması olduğu için 5 saatti. Şu anda ise 4 saat) Uçuş süresi yaklaşık 9 saat fakat uçağımız 1 saat rötarlı kalkınca Bangkok’a planlanan saat olan 13:30 yerine 14:30’da vardık.

Geceyi geçireceğimiz Tayland-Kamboçya sınırındaki Aran şehrine giden tren 14:30’da havaalanından kalkıyordu ve haliyle kaçırdık. Zaten bu kadar uzun bir uçuşta tilkinin kuyruğu gibi uç uca eklenmiş programlarda olası bir aksilik riski her zaman mevcut. 😊

Döviz İşlemleri

Tayland para birimi Baht, kısaca THB olarak gösteriliyor.

1 Baht 0,2 kuruş. Diğer bir deyişle 1 TL=5 BHT . Bu da demek oluyor ki, pahalıya patlayacak bir ülkede değiliz. Tayland’da Baht’ımız açık.😊

Seyahat tarihimizde 1$=34 Baht civarıymış.(2009’dan bu yana pek değişmemiş. Şu anda 1$=33.11 THB) Döviz kuru, nerede bozdurduğunuza bağlı olarak 1-2 puan düşebiliyor.

Aran Gezisi

Bangkok-Aran Ulaşım

Bagajımızı almak kısa sürse de B planı hazırlamak için sağa sola sorarak havaalanından çıkmamız 15:30’u buldu. Önce havaalanı servis aracı ile otobüs istasyonu, ardından bizi skytrain’e taşıyacak otobüs ve sonrasında skytrain ile Morchid Otogarı ve nihayetinde oradan da binilecek Aran otobüsü… şeklinde tavşanın suyunun suyu türü bir yol önerildi bize. Benim ve Poyraz’ın sırt çantaları ufak, benimki 7 kilo ama eşim Arkan ve arkadaşımız Metin 20 kiloluk sırt çantaları ile 4 vesaitlik bu indi bindide pek rahat edecek gibi görünmüyorlardı. Fakat daha çok düşündüğümüz konu bu indi bindilerle ne kadar vakit kaybedeceğimiz ve Aran’a kaçta varabileceğimizdi… 

Her biri maliyet olarak son derece ucuz olsa da B planından vazgeçtik😊 ve C planını aramaya giriştik. En kestirmesi de taksi ile doğrudan Morchid Otogarı’na gidip shuttle, otobüs ve skytrain üçlüsünü elimine ederek tek vasıtaya indirmekti. Sorduk soruşturduk ve Morchid’e havalimanından 31 $’a gidebileceğimizi öğrendik. Fakat bu havalimanının içerisindeki taksi firmalarına sorup öğrendiğimiz fiyattı. Kapının dışına çıkınca bu rakam 20 $’a düştü.

Bu fiyata anlaşıp bindiğimiz taksinin şoförü sohbet esnasında Morchid’e aslında Aran otobüsüne binmek için gittiğimizi öğrenince toplamda 80$’a doğrudan Aran’a götürmeyi teklif etti.

Son Aran otobüsü 18:00’deydi. Bu gidişle en iyi ihtimalle 17:00’dekine yetişir ve takribi 22:00 gibi otelde olurduk. İnternetten öğrendiğim fiyatlarda bir değişiklik yoksa Morchid’e taksi, oradan da otobüsle Aran’a gitmek toplamda 50$’a mal olacaktı. Bunun yerine 30 $ daha fazla verip 2,5 saatte yani 18:00 civarı Aran’a varmak bize daha cazip geldi. 10 saatlik gece uçuşunun ardından geceleyeceğimiz yere 4 saat öncesinden ve konforlu bir şekilde ulaşmayı tercih ettik.

Olayın daha iyi anlaşılması için Bangkok-Aran arası mesafenin 228 km yani yaklaşık İstanbul-Edirne kadar olduğunu, o yıllarda 1 doların yaklaşık 1.5 TL olduğunu ve belirttiğim rakamların 4 kişiyi kapsadığını belirtmem yerinde olacak. Bu ülkelerde seyahatin bütçesi tamamen tercihlere bağlı. Özellikle zaman ve konfor konusunda genişseniz 1/10 fiyatına bile bütçede değişiklik yaratabilirsiniz. 

Malum o bölge için yaz mevsimi. Hava sıcak, daha da ötesi nemli. Bu nedenle taksi tercihimiz daha da anlam kazandı zira otobüsler klimasızmış.

Aran Mermaid Oteli

Taksi ile ulaşım mucizesi sayesinde gündüz gözü ile Aran’daki otelimize ulaştık. 2 oda tutmuştuk. Ben oğlumla, eşim de arkadaşımız Metin ile odalara yerleştik. Otelimiz hoş. Tayland’da olduğumuzu bariz hissettiren bir dekoru var. Check-in işlemleri esnasında gelen “Hoş geldiniz”  ikramı çok iyi geldi. Lobi oldukça gösterişli. Öylesi fildişleri var. Bu fildişlerinin eceliyle ölen bir filden geldiğini varsayarak etrafa bakarsanız çok hoş bir dekor ve atmosfer.

Odamız ikinci katta ve bahçeye bakan bir balkonu var. Tren ise dibimizden geçiyor. Otelimizin adı Aran Mermaid. Tavsiye edilir.

Ertesi sabah uyandığımızda bahçedeki otel çalışanları Yeni Yıl kutlaması yaptılar.

Kahvaltı salonunda Bostonlu olup Bangkok’ta yaşayan bir Amerikalı ile tanıştım. Uma isminde 22 aylık dünya tatlısı biz kızı var. Tanıştıktan sonra “Tülay Türkiye’de yaygın bir isim mi?” diye sordu. Çok şaşırarak “Hayır” dedim. O da ardından Bangkok’ta Tülay adında Türk bir yoga hocası olduğunu ve onunla yoga yaptığını söyledi. Benim yaşlarımdaymış. Bizim adımızdan ve bizim yaşlarımızda olsa olsa 3-4 tane Tülay olacağını ve kendisinin şimdiden bu Tülay’ların yarısını tanıdığını söyleyerek takıldım. 😊 Dünya gerçekten küçük. İstanbul’a tatile geleceğini söyledi.

Aran Gezilecek Yerler

Bangkok Suvarnabhumi Uluslararası Havaalanı’na iner inmez bir taksiye binip neredeyse 228 km yol kat ederek geldiğimiz Aran şehrine ulaşmanın kendisi zaten seyirlikti. Başkentten buraya gelinceye kadar  yol boyunca önümüzden akan manzaralar bir tür hızlandırılmış Tayland oryantasyonu şeklindeydi.

Yol boyunca geçtiğimiz yerleşimlerdeki meydanları ve birçok yeri, kral ve kraliçenin altın varaklı çerçeveler içindeki ihtişamlı fotoğrafları süslüyor. Etraf çok yeşillik. Yolda özellikle kavşaklarda çiçekten yapılmış kolyeler satanlar var. Bunlar Yeni Yıl için hazırlanmış. Satıcıların çoğu Vahşi Batı filmlerindeki soyguncular gibi bir eşarpla yüzlerini kapatmış. Egzosttan korunmak için olduğunu düşündük.

Tabii en çok dikkat çeken şey ise çekirge sürüsünü andıran motosiklet kalabalığı. Endonezya’nın Bali Adası’ndan bu yana bu kadar çok motosikleti bir arada görmemiştim. 7’den 70’e her yaştan, kesimden ve sığabildiği kadar sayıda kişi motosiklete biniyor ve aklımıza hayalimize getiremeyeceğimiz ebatlarda eşya ve canlıyı motosiklette taşıyor. Burada sadece motosikletlileri izleyip inanılmaz fotoğraflar çekmek mümkün.

Aran’da sadece 1 gece geçirdik. O tek gece bile bizim için inanılmaz kıymetliydi. Zira Uzak Doğu’nun ve Tayland’ın meşhur sokak mutfaklarıyla, yemek pazarlarıyla tanıştık.

Üstelik de resmen bizim paramızla kuruş ölçüsündeki fiyatlarla sunulan lezzetlerdi her biri. Güvenlik konusunda hiç endişe etmeden, her biri 32 dişini göstererek gülen sıcakkanlı insanlar arasında sokakları ve mutfağı doyasıya keşfettik.

Aran’da Ne Yenilir? Nerede Yenilir?

Bu bölgeye has olan sokaktaki yemek pazarı ile de ilk olarak Aran’da tanıştık. Gece pazarı, kaldığımız otelin çok yakınındaydı.

Fiyatlar inanılmaz. Bizim paramızla neredeyse 50 kuruşa(10 Baht) sebzeli erişte aldık ve çok lezizdi. Yani 4 kişi toplamda 2TL’ye ana yemeğimizi yemiş olduk.

Sonra neredeyse 20 Baht ( 1 TL civarı) süper kokulu ve inanılmaz lezzetli ayıklanmış çilek aldık. Poyraz’a 10 Baht’a buralarda sıkça gördüğümüz bir 7/11 dükkanından cips aldık. İçecek de aynı rakama. 20 Baht’ı da özel yapım şekerler için harcadık. Poyraz ilk etapta yemeklerin kokusunu itici bulmuştu. Şekerleri görünce ise aynen şunu söyledi:”Yemin ederim bunlar şeker konusunda ustalar. Yemekleri iyi değil ama şekerleri muhteşem “. Gerçekten de şekerlerin rengi, şekli ve sunumu çok şekerdi. 😊🍭

Oğlumu özellikle başıyla birlikte pişirilmiş horoz ve tavuklar ile domuz çok şaşırttı. Hadi domuzu anladım da tavuk ve horozların başlarıyla pişmiş haline hiç alışık olmadığımız için biz büyükler bile garipsedik. Ahtapot, kuru balık ve envai çeşit diğer su ürünü, sebze, meyve… İnsanlar daha çok balık çorbası pişirtiyor ve naylon poşete doldurtup eve götürüyor. Hazır salatalar ve meyve salataları da revaçta. Evler çok ufak, mutfağa yer yok. İnsanlar ya evinin önünde yemek yapıyor ya da pazarlardan alıp gidip evde yiyor.

Ayaküstü sokak pazarı hoşumuza gitti. Sadece yemek değil tekstil ve hediyelik de var.

Aran-Kamboçya Sınırı Ulaşım

Aran’a gitme amacımız Tayland sınırındaki bu şehirden kara sınırını kullanarak öncde Kamboçya’ya oradan da Seam Reap’e geçmekti. 

Bu bölgelerin şehir içi efsanevi aracı ise tuk tuk. Biz de ertesi sabah kahvaltının ardından eşyalarımızı topladık ve birkaç dolara kiraladığımız tuk tuk ile Tayland-Kamboçya sınırına gittik.

Buradan da Siem Reap’e gitmek üzere Kamboçya’ya geçtik. Bir daha ki yazımızda Siem Reap’te görüşmek üzere…