- Eva Perón Müzesi (Museo Evita)
- Tango; Hızlı, Tutkulu ve Şehvetli
- Recoleta Mezarlığı, Dünya’nın En Sıra Dışı Mezarlığı
- Buenos Aires’te Ne Yenir? Nerede Yenir?
- Adım Adım Recoleta Gezisi
- Palermo Soho, Hayat Dolu Bir Mahalle
- Adım Adım Monserrat Gezisi
- Renkli ve Eğlenceli La Boca Gezisi
- Buenos Aires Havaalanları
- Dans Eden İnsanlar Şehri Buenos Aires Gezisi
Şaşırmayın Dans Eden İnsanlar Şehri Buenos Aires Gezisi başlığında gerçekçiyim. Gezi yazılarıma başlık eklerken genel olarak o şehirle ya da faaliyetle ilgili olarak ilk aklıma geleni başlık olarak koymayı adet edindim. Bunun da doğru olduğuna inanıyorum. Buenos Aires denince de aklıma ilk olarak ister iş ister mutlu olmak için olsun her yerde dans eden insanlar geliyor.
Buradaki insanlar ne olursa olsun ekonomiden bağımsız olarak mutlu olmaya meyilli. Tarihten gelen bir alışkanlık sanırım. Şehrin adı bile mutluluk kaynağı gibi.
1536 yılında Pedro de Mendoza emrindeki İspanyol Donanması, Río de la Plata’ya çok fazla fırtınaya yakalanmadan okyanusu geçerek ulaşmış. Karaya ayak bastıklarında hava da çok güzelmiş. Denizciler bunun Santa Maria de los Buenos Aires yani Güzel Hava Bakiresi Meryam Ana’nın duaları sayesinde olduğunu düşünmüşler. Hal böyle olunca da komutan Pedro de Mendoza buraya Buenos Aires yani “Güzel Havalar” adını vermiş. Sanırım o gün bugündür şehirde herkes için havalar hep güzel olmuş…
Havalar genel olarak güzel ama Atlantik Okyanusu’na bakan koca şehirde Río de la Plata kaynaklı yoğun balçık nedeniyle malesef gerçek bir plaj yok. Su kapkara ve temizlenmesi için derin de değil. Üstelik yaklaşık 15.6 milyonluk nüfusu ile Amerika’nın 4. en kalabalık metropol bölgesinden bahsediyorum.
Metropol diyorum çünkü inanılmaz büyük bir şehir ve insanlar çok fazla katlı yapılaşma sevmediği için çok geniş bir alana sahip.
Ülke her ne kadar ekonomik kriz ile boğuşsa da şehir tüm özellikleri ile korunmuş. Biraz Paris, biraz Barselona tarzı grid yerleşimli Avrupa mimarisi ve zengin kültürel hayatı ile kaliteli bir yaşamın sürüldüğünü gözlemleyebiliyorsunuz. Tabii ki bu durum plajları olmayan şehrin turizm ekonomisine de pozitif katkı sağlıyor.
Buenos Aires, çok sayıda etnik ve dini gruba ev sahipliği yapan çok kültürlü bir şehir. Bu duruma ülkenin zenginleşmesi ile birlikte 1800’lü yıllardan itibaren özellikle Avrupa’dan gelen ya da savaşlardan kaçan milyonlarca göçmen sebep olmuş ancak çok da güzel olmuş. Bugün ise şehirdeki en büyük azınlık Avrupalılar değil iş bulmak için şehre göçen Paraguay, Bolivya ve Perulu göçmenler.
Ben de sizlere Güney Amerika’nın önemli turizm merkezlerinden biri olan ve oğlumla birlikte 4 gün kaldığımız bu şehirde yaşadığımız tüm deneyimlerimizi bir gezgin ve fotoğrafçı gözüyle aktarmaya çalışacağım.
Arjantin para birimi Arjantin Pesosu (ARS). Burada ödeyeceğiniz her Arjantin Pesosu (ARS) = 0,1 TL (2020). Yani isteneni 10’a bölmeniz yeterli. Hesaplarınızı bu değere göre yapabilirsiniz.
Buenos Aires
Buenos Aires Gezisi-Buenos Aires’in Tarihi
-Şehrin Kuruluşu ve Koloni Zamanı
Aslında Río de la Plata’ya ilk olarak 1516 yılında İspanyol Juan Díaz de Solís ve denizcileri varmış ancak karaya çıktıkları bugünkü Uruguay’da yerlilerce öldürülünce keşif seferi de başlamadan bitmiş.
Şehri ilk olarak 1536 yılında bir keşif donanması ile buraya gelen yukarıda da bahsettiğimiz Komutan Pedro de Mendoza ve emrindeki İspanyol Donanması kurmuş.
Amacı bölgedeki İspanyol-Portekiz hakimiyet rekabeti çerçevesinde Portekizlilerin Río de la Plata’yı kullanarak kıta içlerine hatta Peru’ya ulaşmasını engellemekmiş. Mendoza tarafından bugünkü La Boca civarında kurulan yerleşim yerlilerce defalarca saldırıya uğrayınca 1542 yılında terk edilmiş.
Bölgedeki ikinci yerleşim 1580 yılında bugünkü Paraguay’ın başkenti Asunción Valisi Juan de Garay tarafından kurulmuş. Juan de Garay ilk olarak Plaza de Mayo civarına çıkmış ve buraya bir yerleşim kurdurmuş.
Buradaki yerleşimin gelişimi ise oldukça güç olmuş çünkü buraya gelen İspanyol gemileri korsanlar tarafından devamlı tehdit ediliyormuş. Askeri korumaya sahip konvoylar ise sadece Sevilla-Peru arasında çalışıyormuş. Malların Buenos Aires’ten Peru’ya ulaşması ya da tersi oldukça zaman alıyormuş. Vergiler ise çok ağırmış. Bu durum da tüccarları Portekizliler ile kaçak ticarete yöneltiyormuş.
Bugünkü Panama Kanalı yakınlarındaki Porto Bello İngilizlerce ele geçirilince Peru merkezli ticaret sekteye uğramış. İspanya Kralı Charles III durumun sürdürülemez olduğunu görüp 1700’lü yılların sonunda vergileri azaltıp Buenos Aires’i açık liman ilan etmiş. Böylece Buenos Aires G.Amerika ticaret ve aktarma merkezi olmuş.
Tabii ki bunu yaparken o dönemde Fransız Devrimi ile öne çıkan bağımsızlık isteğini de bastırmak istemiş. Ancak bu hamle bağımsızlık yanlılarını engellememiş.
-Bağımsızlık Savaşı
Aynı dönemde sömürgeler için Fransızlarla birlik olan İspanyollara karşı Río de la Plata’ya akınlar düzenleyen İngiliz kuvvetleri Buenos Aires’e 2 kez saldırmış. 1806 yılında ise İngilizler Buenos Aires’i işgal etmiş ancak Santiago de Liniers liderliğindeki Montevideo ordusu İngilizleri yenip şehirden çıkarmış.
Bu durum başarısız İspanyol Ordusu’na karşı milliyetçiliği iyice körüklemiş. Şehir de yeni saldırılara karşı Santiago de Liniers liderliğindeki ordu desteklenmiş. Bu durumda şehirdeki bağımsızlık yanlılarının askeri ordusunun gücünün İspanyol kraliyet ordularından daha güçlü olmasını sağlamış. 1810 yılında da söz konusu ordu mayıs devrimi ile son İspanyol Valisi Baltasar Hidalgo de Cisneros’un görevine son vermiş. Daha sonra da bu ordu ülke çapındaki tüm kraliyet ordularını yenip 1816 yılında ülkenin bağımsız olmasını sağlamış.
Bağımsızlıktan sonra Avrupa’daki işsizlik ve savaşlardan kaçan İtalyan ve İspanyollar özellikle limanda çalışmak için şehre akın etmiş. Arjantinliler onlara porteños diyormuş. O dönemde sayıları 500 binleri bulmuş.
-Başkent Oluşu ve Darbeler
Buenos Aires 1880 yılında başkent ilan edilmiş. Verimli pampaların yarattığı zenginliğe ek olarak demiryollarının gelişimi, Buenos Aires’in ekonomik gücünü iyice artırmış. 1913 yılında ilk metro hattı açılmış. Bu da Avrupa kaynaklı porteños dalgalarını daha da artırmış. Kayıtlara göre Buenos Aires 1890 yılına gelindiğinde 1 milyona yakın nüfusu ile Latin Amerika’daki en büyük ve en önemli şehir olmuş. 1915 yılında ülkedeki porteños sayısı 1,5 milyonu bulmuş.
Birinci ve İkinci Dünya Savaşı nedeniyle yaşanan göçler ile şehir daha da büyümüş. Tabii ki bu dönemde özellikle Yahudi göçü çok dikkat çekici. İmkanı olan Avrupa, Rusya ve Ortadoğu Yahudileri Arjantin’e gelip oldukça zengin bir topluluk oluşturmuş. Yeni İsrail Devleti’nin Arjantin’de kurulması bile düşünülmüş ancak bölgenin Dünya’ya uzaklığı nedeniyle vazgeçilmiş. Yine aynı dönemde göç eden Suriyeli ve Lübnanlı Ermeni ve Araplar de oldukça fazlalar. (Örneğin bindiğimiz bir taksinin şoförü ataları Birinci Dünya Savaşı’nda göçen Suriyeli Arap çıktı. Bizle kısmen de olsa Türkçe konuştu.) Asya’daki tüm karışıklıklar da şehre Çin, Tayvan, Japonya ve Kore göçü ile sonuçlanmış.
Sonuç olarak İkinci Dünya Savaşı bittiğinde çok kültürlü ve göçmen zenginliğinin aktığı bir şehir ortaya çıkmış. Arjantin nüfusunun üçte biri artık bu şehirde yaşıyormuş. Şehir radyo, televizyon, sinema ve tiyatronun bölgesel başkenti olurken bu dönemde inşa edilen Teatro Colón dünyanın en iyi opera mekanlarından biri olmuş.
Ancak ülkenin gelişimine önayak olan çiftçi ve işçi temelli peronist harekete karşı estancia sahiplerinin de desteklediği 1955 yılından itibaren art arda uygulanan darbeler ülkeyi kaosa sürüklemiş. Demokrasiye yüzyılın sonuna kadar sekteye uğramış. Başkentte bir daha o eski günlerine hiç bir zaman dönememiş.
Bu kapsamda öncelikle Arjantin tarihinde önemli bir yer tutan estanciaların başlangıcını, geçmişi ve bugününü anlattığım Estancia Denen Çok Büyük Çiftlikler başlıklı yazımı öncelikle okumanızı tavsiye ediyorum.
Buenos Aires Gezisi-Buenos Aires İklim ve Bitki Örtüsü
Şehirde sanki İzmir havasında ılıman bir iklim hakim. Yıllık ortalama sıcaklık 17 °C. Şehirdeki hava durumunun en iyi olduğu ay Ocak. Bu ay havanın açık ve yağmursuz olma ihtimali en yüksek ay. Bu ayda sıcaklık ortalama 24 °C ama biz oradayken 33 °C sıcaklığı gördük. Devamlı klima olan kapalı yer aradık. En soğuk ay ise Haziran. Bu ay da bile şehre gelirseniz 10 °C sıcaklıkları görebilirsiniz. Şehirde çok nadiren sıcaklık sıfırın altına düşüyormuş. Kar derseniz o da çok nadirmiş.
Şehrin batısı ise dümdüz verimli pampa bölgesi. Bu topraklarda hem hayvancılık hem de tarım yapılıyor.
Şehir ise oldukça yeşil. Her tarafta çok büyük parklar var. Özellikle çok katlı yapıları renkli boyalar ve yüksek ağaçlar kullanarak göze batmaz hale getirmişler ki neredeyse beton binaları bile sevimli buluyorsunuz.
Buenos Aires Gezisi-Buenos Aires Ulaşım Sistemi
-Buenos Aires’e Ulaşım
İnternet ortamında çok değişik rotalar üzerinden Buenos Aires’e ulaşmak mümkün. THY’nin ise biraz pahalı olmakla birlikte direkt Buenos Aires bağlantısı var.
Biz bu kapsamda İstanbul Havaalanı’ndan THY’nin sabah 10:10 uçağı ile 15 saatlik direkt bir uçuş yapıp gece 22:00 gibi Buenos Aires Ministro Pistarini Uluslararası Havaalanı (Aeropuerto Internacional Ministro Pistarini) (EZE)’na indik.
Uçuş kapsamında Sahra Çölü’nden geçip Senegal’e ulaşana kadar her şey çok güzeldi. Ancak 3,5 saatlik okyanus geçişi sırasında yaşadığınız devamlı türbülanslar bizi hem korkutup hem de oldukça yordu.
G.Amerika’da uçuş programı kapsamında Brezilya’nın São Paulo şehrine de uğradık. Buradaki 2 saatlik temizlik, yolcu binişi ve gümrük işlemlerinden sonra yolculuğumuza tekrar devam ettik.
Sonuç olarak 15 saatlik bir yolculuktan sonra Buenos Aires Ministro Pistarini Uluslararası Havaalanı (Aeropuerto Internacional Ministro Pistarini) (EZE)’na indiğimizde öncelikle kazasız belasız bir yolculuk yaptığınız için şükrettik.
Dönüşte ise São Paulo şehrine indikten 2 saat sonra yola devam etmemiz gerekirken önce yanlış binen yolcu, sonra bitmeyen gümrük işlemleri ve 2 kez kalp krizi geçiren yolcunun indirilmeye ikna edilmesi derken 6 saat havalanında kaldık. Tüm bunları neden anlatıyorum eğer İstanbul’da aktarma yapacaksanız en az 8-10 saatlik fark olsun gerekirse bizim gibi havaalanında geceleyin ama planınızı bu şekilde yapıp rahat edin diye.
–Bilet Ücreti
Bu yolculuğun bize maliyeti gidiş dönüş kişi başı 1250 $ oldu. Eğer bu uçuşu daha ucuza getirmek isterseniz direkt uçmak yerine turların kullandığı rotaları kullanarak Amsterdam ya da Madrid aktarmalı uçuşları da deneyebilirsiniz. Ancak bekleme süreleri de dahil Buenos Aires’e 26-27 saatte varır çok cüzi bir kar elde eder oldukça da yorulursunuz. Bu nedenle en uygun planlama olarak bizim yolumuzu seçmeli ve biletleri 3 ay önceden alarak tasarruf etmelisiniz.
–Zaman Farkı ve Koltuk Seçimi
Zaman farkı ve koltuk seçimine gelince İstanbul-Buenos Aires zaman farkı son boylam ayarlamaları ile 6-7 saate inmiş durumda. Çok gerçekçi olmasa da ortalama olarak 15 saat süren uçuşu giderken 12 saatte, dönerken 18 saatte alıyorsunuz.
THY uçaklarının G.Amerika yönlü gidiş saatleri sabah oluyor. Bu çok dezavantajlı bir durum çünkü gece yarısına doğru inmiş oluyorsunuz. Bu da otele çok geç saatlerde ulaşacağınız ve gereksiz yere 1 gün fazladan otel ücreti ödeyeceğiniz anlamına geliyor.
Gelelim yer seçimlerine…Bu yolculuk THY’in en uzak destinasyonlarından biri. Uçaklar da filonun en büyük uçakları olduğundan 3-4-3 koltuklara sahip. Dolayısıyla bu tür uzun yolculuklar en rahat koltuklarla da olsa oldukça yorucu oluyor. Ancak sadece kuyruk civarında geniş aralıklı ikili koltuklar var. 3 ay önceden bilet alırsanız rahat etmek adına bu koltukları tercih etmeyi unutmayın. Bu gerçekten önemli çünkü bu konuya herkes önem verdiği için ilk biten biletler söz konusu biletler oluyor.
Buenos Aires Ministro Pistarini Uluslararası Havaalanı (Aeropuerto Internacional Ministro Pistarini) (EZE)’ndan Şehir Merkezine Ulaşım
Ministro Pistarini Uluslararası Havaalanı, yıllık 12 milyon yolcu taşıması ile Buenos Aires ve Arjantin’in en büyük havaalanı. Sizin de Arjantin’e hatta belki de G.Amerika’ya giriş kapınız. İnşaatı, 1945 yılında başlamış 1949 yılında bitmiş. Bitirildiğinde alan büyüklüğü bakımından 3 sene Dünya’nın en büyük hava alanı olmuş. Projenin ana destekçisi onuruna Bakan Pistarini’nin adını almış.
Ülkedeki uluslararası uçuşların % 85’i bu havaalanından yapılıyor. Ezeiza Partido’daki konumu nedeniyle daha çok Ezeiza Uluslararası Havaalanı olarak da biliniyor. THY ile Türkiye ile Arjantin bağlantısı İstanbul üzerinden bu havaalanından sağlanıyor.
Havaalanında oğlum ile birlikte güvenlik uygulamaları kapsamında pek bir sorun yaşamadık. Ancak havaalanı vize kontrol memuruna geldiğimizde ilginç bir olay oldu. Memur klasik soruları ve bizim cevaplarımız neticesinde iç hatlar biletlerimizi ve otel rezervasyonlarımızı görmek istedi. Ben de bunları gösterirken beraber tuttuğum şehir notlarımı gördü. Bu notları alıp gitti. Tam 25 dakika ne olduğunu anlamadan bekledik. Neyse ki geri döndüğünde hoş geldiniz deyip pasaportlarımıza giriş damgalarımızı vurdu.
Başta bu durumu anlamamıştım ancak bu yazıyı yazarken şimdi durumu daha iyi değerlendirebiliyorum. Buenos Aires Dünya’nın en büyük Yahudi yerleşimlerinden biri. Bugün şehirde 250 bin Yahudi yaşıyor. Türkleri ise sadece dizilerde görmüşler. Doğal olarak Ortadoğu’dan gelen 2 kişinin elindeki notlar memurun da dikkatini çekti ki neler yazdığını öğrenmek için güvenliğe götürdü. Sanırım notlarda yenmesi gereken yemekler ve restoranlar vb. bilgiler olduğu anlaşılınca da içi rahat bir şekilde geri döndü. Biz de direkten dönmüş olduk. Neyse ki yanlış bir şey yazmamışım. Bu da size başka bir alınan ders olsun.
Ülkeye giriş yaptıktan sonra ister bağlantılı sefer yapmak üzere diğer havaalanlarına gidiş olsun ister direkt merkeze nasıl ve hangi araçla gideceğiniz olsun tüm bilgileri özetlemek yerine ayrı bir yazı yazdım. Tüm alternatif ve detaylı bilgileri Gezginler İçin Buenos Aires Havaalanları başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.
Buenos Aires’te Ulaşım
-Tren
Şehir bir metropolitan olduğu için banliyö trenlerinin de önemi ön plana çıkmış durumda. Halihazırda her gün 1,5 milyon insanı şehre taşıyan 8 banliyö tren hattı bulunuyor. Bu hatların son 2-3 durağı şehir içi taşımacılığı için de kullanılıyor. Banliyö trenleri sabah 04:00-01:00 arasında neredeyse tüm gün çalışıyor.
Trene binebilmek için Sube Card lazım. Kartlar havaalanında, istasyonda, metroda ya da kiosklarda 100 ARS (2020) gibi bir fiyatla satılıyor. Kartı doldurtup bineceğiniz istasyona göre değişen bir ücret (4-7 ARS (2020)) ödüyorsunuz.
-Metro
60 km uzunluğundaki şehir metrosu; 7 hat ve 100 istasyondan oluşuyor. Metro 05:00-23:00 saatleri (Pazar günü 08:00-22:30) arasında çalışıyor.
A Hattı 1913 yılında inşa edilmiş. Güney Yarimküre’nin ilk metrosu.
Metroya binebilmek için Sube Card lazım. Kartlar havaalanında, istasyonda, metroda ya da kiosklarda 100 ARS (2020) gibi bir fiyatla satılıyor. Kartı doldurtup otobüsü 17 ARS (2020) gibi bir ücret karşılığında tek yönde sınırsız aktarma ile kullanabilirsiniz.
-Otobüs
Şehir de 150 civarında hat var ancak her biri bizim özel halk otobüsleri gibi 24 saat üzerinden bağımsız çalışıyor.
Bu nedenle de net bir tarifeleri yok ama saatte 4-6 sefer yapıyorlar. Ücret ise uzaklığa bağlı.
Bunun dışında şehirde 4 hatta 113 duraklı metrobüs sistemi de var. Ancak kullanılan otobüsler normal. Metrobüsü burada görünce çok şaşırdım sadece İstanbul’da var zannediyordum. Buradaki metrobüsler de bizdeki mantıkla çalışıyor.
Otobüse binebilmek için Sube Card lazım. Kartlar havaalanında, istasyonda, metroda ya da kiosklarda 100 ARS (2020) gibi bir fiyatla satılıyor. Kartı doldurtup otobüsü 6 km altı 12 ARS ve 6 km üstü 13 ARS (2020) gibi bir ücret karşılığında tek yönde sınırsız aktarma ile kullanabilirsiniz.
25-30 $ karşılığında günlük ya da 2 günlük Hop-On Hop-Off Şehir Otobüs Turu imkanı burada da var. Ancak değmeyeceği ve çok şikayet olduğu için kesinlikle önermiyorum.
-Taksi
Bizim gibi şehir içerisinde kalıyorsanız tren, metro ve otobüs için hiç zorlamayın çünkü taksiler oldukça ucuz.
Şehirde siyah sarı renkli kayıtlı 40.000 taksi var. Tabii ki uber de. Ancak uber olayına bizim taksiciler nasıl bakıyorsa burada da öyle bakılıyor. Bu nedenle her an bir kavga içerisinde kalabilirsiniz.
Taksimetre aşağı yukarı 30 ARS/km bir ücret ile çalışıyor. Bu durumda tek kişi de olsanız çok kişi de olsanız hızlı ulaşım için taksi tercih edin. Kazıklanmaktan da korkmayın. Çok nazik ve dürüst insanlar.
Merak edebilirsiniz diye Dünya’nın ucunda benzin fiyatları. Evet Dünya’nın ucunda bile benzin bizden ucuz.
Buenos Aires ve Dans
Gezilecek yerlere geçmeden önce şunu belirtmek istiyorum. Şimdiye kadar gezdiğim yerler içerisinde bu kadar çok dans etmeyi seven insanların yaşadığı bir şehir görmedim. Neredeyse herkes bir şekilde sevdiği dansı yapıyor. Bunu yaparken de o kadar mutlu oluyorlar ki…
Bazen bakıyorsunuz otoyol kenarında mangal muhabbeti eşliğinde kol kola dans eden insanları görüyorsunuz. Bazen bakıyorsunuz bir festivalde dans yarışması ile karşılaşıyorsunuz.
Bazen bakıyorsunuz gezerken bir dans stüdyosunda dans edip yorulan dinlenen gençler görüyorsunuz.
Bazen bakıyorsunuz bir tanıtım kapsamında dans edip coşan coşturan dansçılar görüyorsunuz.
Bazen de muhteşem bir müzik eşliğinde sokak ortasında dans eden tangocular ile karşılaşıyorsunuz. Bunların hepsi şehrin her yerinde her an karşılaşabileceğiniz şeyler. İşte bu yüzden içinizden buraya dans edenler şehri demek geliyor.
Buenos Aires ve Spor
Bir değer konu ise şehirdeki her kesin spora olan merakı. Tabii ki şunu da kabul etmek lazım. Şehrin bünyesinde plaj olmaması büyük sıkıntı.
Hal böyle olunca genel olarak parklarda güneşlenenleri görüyorsunuz.
Aynı şekilde parklarda grup ya da bireysel olarak çok fazla spor yapılıyor.
Bu konuda tek söylenecek şey şehrin dans gibi sporu da sıcağa rağmen çok sevdiği….
Buenos Aires Gezisi-Buenos Aires Gezilecek Yerler
Çok sayıda etnik ve dini gruba ev sahipliği yapan Buenos Aires’in 48 semtinin de kendine özgü özellikleri var ama bizim de sınırlı zamanımız. Bu nedenle tüm semtleri gezemedik ama en öne çıkan semtlerle ilgili geniş yazılar yazdık. Aşağıda okuyacağınız yerler fotoğraflardan da anlaşılacağı gibi buraya ayırdığımız 4 gün içerisinde bizzat yürüyerek gezdiğimiz gördüğümüz yerler. Normalde şanslıysanız belediyenin de rehberli turları var ama zamanınızın uygun olması lazım. Olur da imkan olursa semt turlarına buradan bakabilirsiniz.
–Buenos Aires Dikilitaşı (Obelisco de Buenos Aires)
Buenos Aires Dikilitaşı (Obelisco de Buenos Aires) hem ülkede hem de şehirde ulusal tarihi bir anıt ve Buenos Aires’in sembolü olarak kabul ediliyor.
Modernizmin ana mimarlarından biri olan Arjantinli mimar Alberto Prebisch tarafından tasarlanmış. Dikilitaş, Alman G.E.O.P.E. şirketi tarafından 157 çalışanıyla 31 günlük rekor bir sürede hızlı sertleşen çimento kullanılarak 1936 yılında tamamlanmış.
İnşaat için Córdoba’dan 24.000 m³ beton ve 1.360 m² Olaen beyaz taş getirilmiş. Yüksekliği 71,5 m olan dikilitaş ulusal bayrağın şehirde ilk kez çekildiği yerde Corrientes ve 9 Temmuz Bulvarı (Avenida 9 de Julio)’nın kesiştiği noktadaki Plaza de la República’da dikilmiş. Dikilitaşın tepesinde 4 pencere var. Buraya 206 basamaklı düz bir merdivenle ulaşmak mümkün. Ancak artık ziyarete izin verilmiyor.
Buraya ulaşmak için B, C ve D metro hatlarını kullanabilirsiniz.
Adres: Av. 9 de Julio s/n, C1043 CABA, Arjantin Int: https://turismo.buenosaires.gob.ar/es/otros-establecimientos/obelisco
–Puerto Madero
Eskiden tersane ve liman bölgesi olan Puerto Madero, günümüzde şehrin en modern bölümünü oluşturuyor. Gemi boyutlarındaki büyüme ile birlikte şehrin ilk liman bölgesi olan La Boca sığ kaldığı ve gemiler açıkta demirlediği için 1882 yılında burada bir liman inşa edilmesine karar verilmiş. Liman 1897 yılında bitirilip hizmete girmiş. Ancak limanın tamamlanmasından hemen sonra daha büyük kargo gemilerinin ortaya çıkması Puerto Madero’yu da çok kısa zamanda verimsiz hale getirmiş. Bugün bile bu limanın sadece 1911 yılında eklenen Puerto Nuevo bölümü kullanılıyor.
Hal böyle olunca geriye kalan liman ve çevresinde imar anlayışı değiştirilerek buranın şehrin lüks yüzüne dönüştürülmesine karar verilmiş. 1990 yılından itibaren yerli ve yabancı yatırımlar ile büyük bir yenileme çabası başlamış ve günümüzdeki tercih edilen en trend adres haline gelmiş.
Puerto Madero şu anda Buenos Aires şehrindeki en büyük kentsel dönüşüm projesi ve günümüzün en başarılı rıhtım yenileme projelerinden biri kabul ediliyor. Genel olarak şehirdeki gökdelenler, çok uluslu şirket ofisleri ve modern restoranlar burada bulunuyor.
Buradaki en önemli çekim unsuru ise modern bir köprü olan Puente de la Mujer ve denizcilik müzesi olarak kullanılan ARA Presidente Sarmiento yelkenlisi.
1890 yılından kalma Arjantin Donanması eski eğitim gemisi ARA Presidente Sarmiento yelkenlisini 20 ARS ödeyerek gezebilir ve donanmanın gelişimini buradan takip edebilirsiniz.
Yine uzaktan bakıldığında bir bacağını yukarı kaldıran yan yatmış kadın görünümlü Puente de la Mujer de oldukça estetik ve sıra dışı bir yapı.
Zaman kısıtlaması nedeniyle biz yapamadık ama bunların hepsini seyredip manzaranın tadını çıkarırken bir restoranda oturup yemek yeme seçeneğini de mutlaka değerlendirin.
-La Boca
La Boca; renkli binaları, tango şovları, La Bombonera ve zengin göçmen tarihi ile ünlü bir yer. Şehirde yaptığımız bir çok gezi içerisinde şüphesiz en aykırı ve dikkat çekeni renkli ve eğlenceli La Boca gezisi oldu.
Aykırı diyorum çünkü bu semti diğer 47 semtten ayıran en önemli özellik tarihte limanda çalışmak için şehre göç eden Cenovalı İtalyan göçmenlerin yaşadığı semt olması ve burada yaşayan Cenevizlilerin torunlarının kendilerini ülkenin değil hala derinden Cenova vatandaşları olarak görmeleri.
Dikkat çeken diyorum çünkü şehrin ilk kurulduğu yer burası olmasına, tangonun, rengarenk evlerin, ünlü River Plate ve Boca Juniors takımlarının çıkış noktası olmasına rağmen diğer 47 semtin içerisinde hala en az yatırım yapılan, en güvensiz ve en fakir semt yine burası.
Gerçekten çok enteresan bir durum. Otel görevlilerinden taksicilere herkes bugün La Boca’ya gideceğiz dediğimizde endişelenip hep bir ağızdan çok dikkatli olmamızı öğütlemeleri de cabası. Hatta ben oraya gitmem diyen taksici bile gördük. Şaşırdık.
Kendi kendime acaba biraz fazla mı büyütüyorlar diyecek oldum ama taksi ile kesinlikle çıkmamamız öğütlenen merkez bölgenin girişinde gençlerin tam teçhizatlı polislerce elleri havada duvara dayanıp arandığını görünce bu iş ciddi galiba dedim kendi kendime. Hatta oğlum biraz tedirgin bile oldu biz nereye geldik diye…
La Boca’ya ulaşım, La Boca tarihi, La Boca gezilecek yerler, La Boca’da ne yenir? Nerede yenir? ve La Boca’da alışveriş başlıklarında tüm detaylı bilgi ve fotoğrafları Renkli ve Eğlenceli La Boca Gezisi başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.
-Monserrat
Şehirde semt bazlı olarak yaptığımız programlardan birisi de adım adım Monserrat gezisi oldu. Yaklaşık 3 km uzunluğundaki Avenida de Mayo (Mayıs Bulvarı)’yu yürüyerek gezdik.
Bu gezi de bize bu yol ve çevresindeki cazibe merkezlerini tanıyıp fotoğraflayabilmemizi sağladı. Böylece sadece şehrin değil ülkenin de geçmişi hakkında bir fikir edinebildik.
Çünkü bahse konu bulvar geçmişi ile birlikte devleti ve yaşanan tüm acıları görebileceğiniz bir güzergah. Tabii ki her ortamda dans eden insanları da unutmayacağız.
Aslında Buenos Aires ile Monserrat tarihi özdeş. Monserrat’ın tarihi, 1580 yılında İspanyol Adelantado Juan de Garay’ın donanması ile bu kıyılara çıkmasıyla başlıyor. 1594 yılında Juan Baltazar Kalesi bugünkü semtin olduğu yere inşa edilince ilk yerleşimler de başlıyor.
Monserrat’a ulaşım, Monserrat tarihi ve Monserrat gezilecek yerler başlıklarında tüm detaylı bilgi ve fotoğrafları Adım Adım Monserrat Gezisi başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.
-Palermo Soho
Palermo Semti’nin kendisi genel olarak çok güzel ve kesinlikle gezmeye değer. Burasının adı 16. yy.ın sonlarında bu bölgeyi satın alan Juan Domingo Palermo adlı bir İtalyan göçmen isminden geliyormuş. Palermo Soho ise bu semtin hayat dolu bir mahallesi. Şehrin merkezinde Palermo Semti’nin kuzey tarafında bulunuyor. Daha çok yaşamayı seven ve biraz da hallice insanların ikamet ettiği bir yer.
Şehirde geçirdiğimiz sürede haritada da göreceğiniz Plazoleta Julio Cortázar etrafına kurulmuş Palermo Soho’da kaldık. Daha doğru bir ifade ile burada kalmayı özellikle istedik çünkü neredeyse tüm gezgin sitelerinde özellikle burada kalınması öğütleniyordu.
Gelince gördük ki çok haklılar. Burası moda, tasarım, restoranlar, barlar ve sokak kültürünün tüm taleplerini karşılayan bir merkezi gibi. Üstelik Eva Perón Müzesi de çok yakında bulunuyor.
Biz de aynı öğütü tüm gezginler için tekrar edelim. Gün gelir de bu şehre yolunuz düşerse kalacağınız yer mutlaka Palermo Soho olsun.
Burası özellikle genç, üst-orta sınıf Arjantinliler ve “yenilikçi” bir mahalle arayan yabancı turistler arasında popüler. Mahalle daha çok 2 katı geçmeyecek şekilde tasarlanmış. Butik ve barlarda bu ortama uyum sağalamaya çalışmış. Özellikle geceleri muhteşem oluyor.
Palermo Soho’ya ulaşım, Palermo Soho gezilecek yerler, Palermo Soho’da ne yenir? Nerede yenir? ve Palermo Soho’da Nerede Kalınır? başlıklarında tüm detaylı bilgi ve fotoğrafları Palermo Soho, Hayat Dolu Bir Mahalle başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.
-Recoleta
Yeterli zamanımız olduğu için şehir programımız kapsamında Recoleta gezisi yapma imkanımız da oldu.
Genelde buraya gelen turistler birazda yaşlıca da oldukları için Recoleta Mezarlığı‘na gelip Eva Peron’un mezarını görüp gitme eğiliminde…
Halbuki semtin kendisi de çok güzel ve kesinlikle gezmeye değer. Mimari itibariyle Avrupalı bir semt. Harika parkları, heykelleri ve çok güzel bir ortamı var.
Recoleta’ya ulaşım, Recoleta gezilecek yerler ve Recoleta’da ne yenir? Nerede yenir? başlıklarında tüm detaylı bilgi ve fotoğrafları Adım Adım Recoleta Gezisi başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.
Buenos Aires Gezisi-Buenos Aires’te Ne Yenir? Nerede Yenir?
Şehre gelmeden önce yaptığım araştırmalar ile sonrasındaki deneyimlerimi kıyaslayınca bu şehri anlatabilmek için Buenos Aires’te Ne Yenir? Nerede Yenir? konusunun ayrı ele alınması gerektiği bir gerçek.
Arjantin Dünya’nın en büyük 8. ülkesi ve 23 eyaleti var. Tabii ki biz hepsine gitmedik ama her bir eyaletin kendine özgü tatları var. Buenos Aires ise bu tatların her birinin sizin için bütünleştiği şehir.
Şehir halkı yaşamayı seven insanlar. En azından akşamları çıkıp bir şeyler yemeye ya da içmeye bayılıyorlar. Dolayısıyla da akşamları restoran ve barlar oldukça dolu oluyor. Bizim ve onların seçimlerinin bizden sonra buraya gelecek gezginlere yol göstermesi çok önem verdiğim bir konu.
Arjantin yemek kültürü ile estancialar arasında sağlam bir bağ olduğu kesin. Bu kapsamda öncelikle Estancia Denen Çok Büyük Çiftlikler konulu yazımızı okumanızı tavsiye ederim.
Gezdiğimiz ya da kaldığımız semtlere özel yemek deneyimlerimizi fotoğrafları ile birlikte Buenos Aires’te Ne Yenir? Nerede Yenir? başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.
Buenos Aires Gezisi-Buenos Aires’te Alışveriş
Tabii ki buraya kadar gelince ilk aklınıza futbol ve giyilen tişörtler geliyor.
Çok fazla zaman harcamamak adına La Boca’da ilk gördüğümüz dükkana daldık.
Boca Juniors forması ararken karşımızda bu görüntüyü görünce hem şaşırdık hem de gururlandık. Meğerse bizim Türk Hava Yolları River Plate’in sponsoruymuş
Gelelim alışverişe formalarımızı gördüğünüz sert arkadaştan tanesine 800 ARS ödeyerek aldık. Güya bayağı da indirim yaptı. Nereli olduğumuzu öğrenince arkadaş, İstanbul, teşekkürler, çok güzel vb. güzellemeler yaptı. Bizleri çok sevdiklerini söyledi. Bizden Türk parası istedi. Biz de 5 TL verdik hemen vitrinine yerleştirdi. Sarıldık ayrıldık. Sonra bir yan merkeze girince aynı formaların fiyatını sorduk. 500 ARS dediler. Yorum sizin.
Bunun dışında bir çeşit sanatçılar pazarı da diyebileceğim Recoleta Pazarı var. Arjantinliler sanatçı insanlar ve sanatı seviyorlar. Her gün öğlen gibi kurulmuş oluyor.
Plaza Intendente Torcuato de Alvear boyunca ilerleyen bu pazarda oldukça ilginç aksesuarlarla karşılaşabilirsiniz.
Bence şehirdeki buraya özgü en güzel aksesuar ya da hediyelik eşyaları hem de çok uygun fiyatlarla Recoleta Pazarı’ndan alabilirsiniz.
Bunun dışında Palermo Soho’da pek çok moda mağazası gezdik. Güzel giyim ve ayakkabı çeşitleri var ancak fiyatları Türkiye’den bile pahalı. Almaya değmez.
Ancak almaya değecek en önemli şey tabii ki tercih ediyorsanız bizim de yemeklerde çokça içip sevdiğimiz ünlü Malbec Arjantin şarapları. Normalde marketlerde şişesi hükumetin satış hizmetinden aldığı % 21 KDV dahil 5-6 $ civarında satılıyor. Biz ise taşımamak için bu alışverişi en sona havaalanına bıraktık. Havaalanından şişesine 11 $ ödeyerek 6 Malbec Trumpeter aldık. Aman siz mümkünse daha fazla alın çünkü aynı şarapların Türkiye’de şişesi servet gibi 300 TL (2020).
Buenos Aires Gezisi-Buenos Aires’te Nerede Kalınır?
Kalmak için Palermo Soho’yu seçince buradaki tercihimiz Sissi Haz Hotel oldu. Sadece 3 yıldızlı olan Sissi Haz Hotel puanlamaya bakarsanız neredeyse şehrin en iyi oteli gibi.
Son dönemde booking.com üzerinden çok uzun zaman önce planlama yapmak yerine aynı gün ya da çok kısa bir süre önce son dakika rezervasyonu yapmanın daha doğru olduğunu gördüğümden burada da böyle davrandım ve oteli Ushuaia- Buenos Aires uçuşumuzun hemen öncesindeki akşam iadesiz olarak aldım. Böylece iade edememe riskini son dakikaya çekerken çok daha güzel bir odayı sadece boş olduğu için aynı fiyata hatta çok daha düşük bir fiyata alabiliyorsunuz. Özellikle de büyük şehirlerde hep böyle oluyor.
2 kişi olmamıza rağmen çatı arasında caddeye bakan 3 kişilik bir oda verdiler. Tabii ki bir karşılaştırma şansımız yok ama gerçekten personeliyle, kahvaltısıyla, konumuyla, çok güçlü wi-fisi, çok küçük detaylara bile dikkat edilmesiyle ve en önemlisi otele girişimizden itibaren sanki babamızmış gibi davranan ve Türkleri çok seven ilk defa sarılarak ayrıldığım otel sahibiyle kendinizi gerçekten de evinizde hissedeceğiniz tertemiz bir otel burası.
Üstelik hiç bir priz dönüştürücüye de ihtiyacımız olmadı. Fiyata gelince 2 kişi 2 gece kahvaltı dahil 107 $ ücret ödedik. Üstelik dışarıda yaptıklarımız da dahil bu ülkede yediğimiz en iyi kahvaltı da bu küçücük otelde oldu.
Bu ücrete hükumetin satış hizmetinden aldığı % 21 KDV bedeli dahil değil. Yeri gelmişken Arjantin’de enteresan bir uygulama var. Hükumet bu bedeli normalde kalan turistten alıp kendi vatandaşından almamak yerine sadece kendi vatandaşından alıyor. Yani bir Arjantinli aynı otelde benden % 21 daha fazla ücret ödeyerek kalıyor. Bu nedenle buraya gelirseniz booking.com üzerinden rezerve yaparken karşılaşacağınız bu ücreti kaaale almayın ve ödemeyi de mutlaka burada yapacak seçenekleri seçin ki online olarak boşuna para harcamayın.
Son bir not ve belki de en önemlisi. Otelden ayrılırken İstanbul’a indiğinizde hava çok soğuk olacağı için kışlık giyinmeyi unutmayın. Bu işi de havaalanına bırakmadan mutlaka otelde halledin. Havaalanında da artık bir süre idare edin. Biz böyle yaptık.
Giyindikten sonra otel sahibi bizim için havaalanına taksi ayarladı. Sularımıza kadar verdi. Sadece 1400 ARS vermemizi söyledi. Bu turist için değil gerçek fiyat sanırım. Hayatımda ilk defa bir otel sahibine sarılarak ayrıldım. Muhteşem biriydi. Bu oteli başka hiç bir yere bakmadan tüm gezginlere kesinlikle tavsiye ediyorum.
Adres: Malabia 1565, Palermo, 1414 Buenos Aires, Arjantin Tel: +541148329470
Değerlendirme
Buenos Aires ile ilgili anlatabileceklerim bu kadar. Her köşesinde farklı renkleri ve farklı eğlenceleri ile hakikaten sizi çeken tekrar gelmek isteyebileceğiniz ender şehirlerden. Bu nedenle uzakta olsa mutlaka gelin görün. Onlar gibi yaşayıp hayattan zevk alıp dans edin. Yiyin için eğlenin.
Şehri mutlaka yürüyerek gezin. Şehir çok büyük geçişleri ise mutlaka taksi ile yapın ki zaman kazanın. Bence bu şehri tam manasıyla gördüm yaşadım demek için 4 gün yeterli. Buenos Aires ile ilgili diğer yazılara buradan bakabilirsiniz. Sağlıcakla kalın.