Zeytinpark-Antalya Gezisi

Akdeniz Florasının zenginliğini ve çeşitliliğini görmek, akciğerlerinize mis gibi taze havayı çekmek, portakal ve limon ağaçlarının aromalı kokusu arasında doğayı hissetmek için bu hafta sonu Zeytinpark-Antalya Gezisi yapacağız.

Bu dev park zamanında vakıf zeytinliği imiş. Şimdi ise bu doğal yapının korunması amacıyla da park haline getirilmiş.

Tam bu mevsimde her yerde papatyalar açmış, doğa bembeyaz çiçekler ile bezenmiş. Bize de saçımıza papatyalardan taç yapıp doğanın güzelliği ile bütünleşmek kalıyor.

Mükemmel dünyanın ağacı, onun merkezi ve destek sütunu…ve insanlık zeytinle yeniden doğar…

Zeytinpark’a Ulaşım

Zeytinpark Antalya şehir merkezinde otogarın hemen yan tarafında yer alıyor. Haliyle şehrin ortasında olduğundan dolayı ulaşımı oldukça kolaydır. Özel araçla gittiğimizde şimdilik içeriye doğru 1 km kadar araba ile girebiliyoruz. Otopark projesinde 300 araç kapasiteli otomobil otoparkı ve 20 araç kapasiteli de otobüs park alanı tasarlanmış.

Parkı gördüğünüz gibi 08:30-17:00 saatleri arasında kullanabiliyorsunuz.

Zeytin Ağacı Mitolojisi

Parkın amacını anlamak için mitolojisi ile başlayalım.

Zeytin bütün ağaçların ilkidir. Peygamberlerden krallara, Yunan tanrılarından firavunlara kadar zeytin ile ilgili birçok efsaneler anlatılır.

Kutsallığın, bolluğun, bereketin, adaletin, sağlığın, barışın, arınmanın, yeniden doğuşun insanlık için gerekli  erdem ve değerlerin sembolüdür kutsal zeytin ağacı.

Örneğin ”Ben herkese aitim ve kimseye ait değilim.  Sen gelmeden önce de buradaydım, sen gittikten sonra da  burada olacağım. ” diyor İlyada destanında Yunanlı  şair Homeros.

Zeytinpark

Zeytinpark’ın Özellikleri

Bu dev park Vakıf zeytinliği imiş bu doğal yapının korunması amacıyla da park haline getirilmiştir.

Park 2.630.000 m² alanı ile 25.000 bin adet ağacı bağrında barındırıyor. Bu parkın etrafı yüksek duvarlarla çevrilidir ve duvarın uzunluğu da yaklaşık 6.000 metredir. Park içindeki toplam yürüyüş yolu uzunluğu ise 24.000 metredir.

En başta bilge ağaç, ölümsüzlük ağacı olan kadim zeytin ağaçları, kavak, çınar, incir, palamut, çam, söğüt, akasya, çitlembik, keçi boynuzu, limon, portakal, turunç, erik, hurma, okaliptus, nar, amme, dut, şeftali ve armut gibi yüzlerce ağaç görebilirsiniz.

Mesela fotoğrafta gördüğünüz zeytin ağacı tam 760 yaşında. Bu ölümsüzlük ağacının hikayesi şöyle; bu kadim ağaç 1260 lı yıllarda dikilmiş. Manisa’nın Akhisar İlçesi Zeytinliova Beldesi’nden geçen otoyol çalışmalarında kesimden  kurtarılarak 20 Nisan 2016 tarihinde Antalya Zeytinpark’a getirilmiş. Biz arkadaşlarımız ile bu bilge ağacın yaşam mücadelesinden çok etkilendik. Yaptığımız ağaç meditasyonu ile yüreğimizdeki tüm yaşam şükranlarını sunduk. 20 Nisan’da doğum gününde yüce gövdene sarılmak için gölgende olacağım.

İşte tüm bu yüce ağaçlar cennet Antalya’nın akciğerleri gibi çalışır. Her yıl havadaki 2.600 ton tozu, 610.000.000 m³ karbondioksiti emerek kentin havasını temizler. Tüm bu sayısal değerler ile ne kadar harika bir doğa alanı olduğunu anlayabilirsiniz.

Zeytinpark’ta Neler Yapılır?

Zeytinpark içinde çok çeşitli sosyal ve sanatsal etkinliklerin projeleri yapılıyor fakat pandemiden dolayı tüm bu projeler maalesef ki uyku halindedir.

Zeytinpark Göleti’nin etrafında  da balık tutarak dinlenmek için teraslar yapılmıştır.

Etraftaki banklarda oturarak papatyalardan fallar bakabilirsiniz. Seviyor, sevmiyor… Yaşamak güzel tam ve bütün.

Tabii ki buranın bir numaralı amacı sağlık için yürümek. Yürüyüş yolunda bazen melekler de dolaşıyor, ruhunuza iyi gelen melekler.

Doğa yürüyüşüne çıkacaksanız spor ayakkabısı ve spor kıyafetler ile gelmenizi tavsiye ederim. Yeterli suyunuzu da sırt çantanıza koyun.

Pandemiden dolayı kalabalık yoktu. Yürüyüş yolunda da fazla açılmadık, alan çok geniş olduğu için güvenlik sıkıntısı olabilir.

Piknik yapmasak da kır sepetimizde atıştırmalık bir şeyler ve bir koca termos sıcak çayımızı yanımızda getirdik. Hayat dostlar ile çok şen çok kıymetli. İki söyledik, bir güldük. Üzerine de sıcacık çaylar yudumladık.

Tabii ki gördüklerinin dahil bir çok fotoğraf da çektik. Bu da benim gezgin oğlum Taj Sheru. Bu kristal küre ile değişik fotoğraf komposizyonları oluşturduk.

Talep edenler için kar amacı gütmeyen bu park alanında sabahları kahvaltı ve çay bulabilirsiniz. Kahvaltı fiyatı da oldukça uygun ve güzel. Bir hafta önce kişi başı kahvaltı fiyatı 30 TL idi.

Ağaç çeşitliliği o kadar fazladır ki Antalyalılar burayı gözbebeği gibi korumalılar. Şehrin tam ortasında kalan bu muhteşem doğa harikası ekolojik park, umarım sonsuz ömürlü olur.

Mükemmel dünyanın ağacı, onun merkezi ve destek sütunu…ve insanlık zeytinle yeniden doğar…

Mine CANDAR

Antalya’nın diğer güzelliklerine de Antalya Gezi Rehberi‘nden bakabilirsiniz.