- 2400 Yıllık Felsefe Okulu Behramkale Köyü
- Assos Antik Liman Gezisi
- Babakale, Osmanlının Yaptırdığı Son Kale
- Bababurnu, Asya Kıtası’nın En Batı Ucu
- Geyikli Plajı’nda Bir Gün (Odunluk İskelesi)
- Polente Feneri’nde Gün Batımı
- Bozcaada Ayazma Plajı’nda Bir Gün
- Bozcaada Tekne Turu
- Bozcaada’da Ne Yenir Nerede Yenir?
- Bozcaada Sokakları’nda Küçük Bir Gezi
- Her Şeyiyle Bir Bozcaada Gezisi
- Alexandria Troas Antik Kenti
- Kilitbahir Kalesi, Piri Reis’in Dünya Haritasını Çizdiği Yer
- Salim Mutlu Özel Harp Anıları Müzesi
- Tarih ve Deniz Harikası Assos
- Çanakkale Şehitler Abidesi
- Conk Bayırı, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurulduğu Yerdir.
- Mehmet Akif Ersoy Evi
- Ayazma Pınarı Tabiat Parkı
Conk Bayırı, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurulduğu Yerdir demek bence yanlış bir ifade değil. Çünkü açıkça ifade etmek gerekirse Yarbay Mustafa Kemal burada inisiyatif alıp doğru hamleleri yapmamış olsaydı çok büyük ihtimal ile bugün yaşadığımız Türkiye Cumhuriyeti hiç bir zaman kurulamayacaktı.
Bilgilerinizin tazelenmesi için kısaca özetlemek istiyorum. Çanakkale muharebeleri; 3 Kasım 1914-18 Mart 1915 tarihleri arasında Çanakkale Boğazı’nda geçen deniz muharebeleri ile 25 Nisan 1915-9 Ocak 1916 tarihleri arasında Gelibolu Yarımadası’nda geçen kara muharebelerinden oluşan birer zaferler silsilesidir.
Mustafa Kemal, kara muharebelerinde ilki 25 Nisan 1915 tarihi ve ikincisi 10 Ağustos 1915 tarihi olmak üzere Conk Bayırı’nda iki kritik safhada ön plana çıkmış, cesur ve doğru hamlelerle Türk Milleti’nin Atatürk’ü olmaya adım atmıştır.
Çanakkale Muharebeleri ve Mustafa Kemal
Kurmay Albay Mustafa Kemal, Sofya’da Askeri Ateşe olarak bulunduğu dönemde Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı’na girmesi üzerine Harbiye Nezareti’nden bir kıta görevine atanmasını talep etmiş. Bu talebi uygun bulununca padişah emri ile 20 Ocak 1915 tarihinde Tekirdağ’da kurulmakta olan 19. Tümen K.lığı’na atanmış.
21 Şubat 1915’te Başkomutanlık Vekaleti 19. Tümen’in Eceabat’a intikal emrini vermiş. Bu emir üzerine 19. Tümen’in öncü unsurları, 23 Şubat 1915’te deniz yolu ile Tekirdağ’dan hareket etmiş. Kurmay Yarbay Mustafa Kemal, karargahı ve 57. Piyade Alay’ı ile 23 Şubat 1915 tarihinde Eceabat’a ulaşmış.
Eceabat’ta daha önceden bölgeye konuşlanmış olan 9. Tümen’in 26, ve 27. Piyade Alayları da emrine verilmiş. Böylece 19. Tümen’in Komutanlığı’nın yanı sıra Maydos Bölge K.lığı görevini de üstlenmiş.
25 Mart 1915 tarihinde kurulan 5. Ordu’nun Komutanı Mareşal Liman von Sanders’in savunma düzenini değiştirmesi nedeniyle 19. Tümen 26 Mart 1915’ten itibaren Genel İhtiyat Tümeni olmuş.
Mustafa Kemal İhtiyat Tümen Komutanı olarak Bigalı Köyü’nde bulunurken 25 Nisan 1915 sabahı itilaf birliklerinin Arıburnu Sahilleri’ne çıkarma harekatı başlamış.
Esas amaç Arıburnu’ndan yapılan çıkartma ile Eceabat’a inip buradan da hem Çanakkale’yi hem de boğazı ele geçirmekmiş. Bölgenin en yüksek noktası olan Conk Bayırı’ndan çektiğim bu fotoğrafta da gördüğünüz gibi bu istikamette ilerleyebilmek için Conk Bayırı’nın ele geçirilmesi şartmış. (Buradan gözle hem Eceabat hem de Çanakkale görülebilmekte.)
Bu harekat sırasında Mareşal Liman von Sanders bölgede değilmiş ve çıkartmanın yapılacağını değerlendirdiği Bolayır bölgesinde incelemelerde bulunuyormuş.
Yarbay Mustafa Kemal, Arıburnu Sahilleri’ne çıkan Anzak Kolordusu’nun sol kanadı ilerisinde yer alan ve Conk Bayırı-Besim Tepeler-Kocaçimen Tepesi’nden oluşan hakim arazinin savunmasız durumda bulunduğunu değerlendirerek kendi inisiyatifiyle 57. Piyade Alayı’nı da alarak söz konusu araziye düşmandan önce intikal etmiş ve bu arazi üzerinden emrindeki birlikleri taarruza kaldırmış.
Bu hareketi ile Anzak birliklerinin hedeflerine ulaşmasını engellemiş. Malesef bu taarruzda tüm 57. Piyade Alayı şehit düşmüş.
İlk sefer başarısız olan Anzak güçleri bu tarihten sonra da bölgeye ihtiyatlarını çıkarmaya devam etmiş.
Yarbay Mustafa Kemal, 17 Mayıs 1915’e kadar Arıburnu Kuvvetleri Komutanı sıfatıyla Arıburnu Cephesinden muharebeleri idare etmiş. Bu tarihten itibaren Arıburnu Cephesi’ndeki Türk Birliklerinin Kuzey Grubu Komutanlığı çatısı altında teşkilatlanması kapsamında ve komutanlığa da Esat Paşa’nın atanması üzerine Arıburnu Cephesi Sağ Kanat Komutanı olarak görevine devam etmiş. Bu görevi sırasında 01 haziran 1915 tarihinde Albay rütbesine terfi etmiş.
Mareşal Liman von Sanders tarafından 8 Ağustos 1915 tarihinde Anafartalar Grup K.lığına atanmış. Anafartalar Cephesi’nde gerçekleştirilen Birinci Anafartalar (9 Ağustos), Conk Bayırı (10 Ağustos), Kireçtepe Sırtı (15-16 Ağustos), İkinci Anafartalar (21-22 Ağustos) ve Bombatape Kayacıkağılı (27-28 Ağustos) Muharebelerinde birliklerimizi sevk ve idare etmiş. Bu muharebelerin tamamında düşmanı mağlup ederek İtilaf Kuvvetleri’nin Çanakkale Cephesi’ndeki son girişimlerini boşa çıkartmış.
Anafartalar Cephesi’ndeki bu muharebeler sonrasında İtilaf Kuvvetleri Çanakkale Boğazını geçemeyeceklerini kabul etmiş ve çekilme planları yapmaya başlamışlar.
Conk Bayırı Gezisi
Kara Muharebelerinin içerisinde de Conk Bayırı Muharebelerinin ayrı bir önemi var.
Çanakkale Kara Muharebelerinin Ağustos Ayına kadar devam eden ilk 3 aylık döneminde asıl hedef olarak değerlendirilen Kilitbahir Platosu’na ulaşabilmek için ele geçirilmesi zorunlu ilk hedeflerinden bile bir hayli uzağında kalan General Hamilton, talep ettiği takviye kuvvetler bölgeye ulaştığında yeni bir taarruz planının icrasına karar vermiş.
Plana göre söz konusu birliklerin bir bölümüyle Anzak Kolordusu’nun 2.nci Avustralya Tümeni takviye edilecek ve Arıburnu Cephesi’ndeki Türk Kuvvetlerini sağ yanından kuşatacak bir taarruza geçilecekti. Takviye kuvvetlerinin diğer bir bölümünü oluşturan 9. İngiliz Kolordusu ise Anafartalar sahillerine çıkarılacak sağ yanından kavranmış Türk Kuvvetlerinin gerisine sarkacaktı.
Planlanan bu durum gerçekleştiği takdirde; Türklerin Arıburnu Cephesi çökecek, Çanakkale Boğazı sahillerine ulaşılacak ve İstanbul Yolu büyük oranda açılmış olacaktı.
İngiliz Ordusu’ndan yaklaşık 65000 askerin katılacağı bu harekat Sarı Bayır Harekatı olarak adlandırıldı ve 6 Ağustos 1915 sabahı başlaması planlanmış.
Öncelikle Conk Bayırı, Besim Tepeler ve Kocaçimen Tepesi silsilesinin işgalini amaçlayan harekatta Arıburnu üzerinden taarruz edecek kuvvet iki kol halinde hedef bölgeye ilerleyecekti. Sazlıdere ve Çatlakdere’den ilerleyecek sağ kol şahin sırtı üzerinden Conk Bayırı’nı ele geçirecek, bu mıntıkaların üzerinden ilerleyecek sol kol ise Ağıldere’de ikiye ayrılarak iki ayrı kol halinde Kocaçimen Tepesi ile Besim Tepelere taarruz edecekti. Conk Bayırı, Besim Tepeler ve Kocaçimen Tepesi hattına taarruz eden İngiliz Kuvvetleri ile Türk Kuvvetleri arasında geçen bahse konu muharebelerin tümü tarihe Conk Bayırı Muharebeleri olarak geçmiştir.
Bu muhabereler sırasında Yeni Zelanda Tugayı İngiliz Askerleri ile birlikte, Şahin Sırtı’nın Conk Bayırı ile birleştiği noktanın her iki yanında denize bakan yamaç üzerindeki bir bölüm araziyi 8 Ağustos 1915 sabahı işgal etmiş. Ancak bölgedeki Türk Kuvvetleri düşmanın işgal ettiği hattın 25-30 ilerisindeki bir hattı tutmayı başarmış ve bu hatlar üzerinde şiddetli çarpışmalar yaşanmış.
Türk Kuvvetlerinin tuttuğu hat, Mehmetçik Parkı Kitabelerinin hemen doğusunda yer alan ağaçların ve Conk Tepesi’ne doğru ilerleyen yolun oluşturduğu çizgidir.
Conk Bayırı’nda tutmayı başardığı hattı iyice tahkim ederek burada yerleşme olasılığı, sadece Arıburnu Cephesi’ni değil tüm Çanakkale Cephesi’ni de tehdit altına sokacağından düşmanın en kısa zamanda buradaki hatlarından sökülüp geri atılması şart olmuş.
Bu gerçeği “Geçirelecek zaman bizden çok İngilizlere yarayacaktı. Onun için tüm önerilere karşın kesin olarak taarruz edecektim. ” şeklinde dile getiren Anafartalar Grubu komutanı Albay Mustafa Kemal, emrindeki 8. ve 9. Tümen Birlikleri ile baskın tarzında bir süngü taarruzu planlamış. 10 Ağustos 1915 sabahı 04:30’da başlayan süngü taarruzu sonucunda düşman, o ana kadar tutabildiği mevzilerden ilk hamlede sökülerek yaklaşık 500 m geriye atılmış. M.Kemal’in ”Size Taarruzu Değil Ölmeyi Emrediyorum” emrini verdiği yer işte tam burası.
Bugün bölgeye gelirseniz 2 gece de olsa burayı işgal etmeyi başarmış Yeni Zelanda Tugayı’nda görevleri askerlerin anısına dikilmiş bir anıt göreceksiniz.
İngiliz yazar Robert Rhodes James bu taarruzu anılarında şu şekilde anlatmış. ” Türk Taarruzu dehşet verici bir manzaraydı. Şaşkınlıktan serseme dönen İngilizler, birdenbire ufuk hattının üzerinde boşanan ateş etmeden ilerleyen yoğun Türk kütlelerini gördüler. Conk Bayırı’ndaki ilk hat mevzileri hemen çiğnendi ve buradaki 1000’den fazla askerden hiç biri kurtulamadı.”
Buraya gelip giderken etraftaki onlarca şehitliğe baktığınızda Çanakkale’de düşmana karşı ne kadar büyük bir mücadele verildiğini ne destanlar yazıldığını göz yaşları içerisinde kendiniz de görebiliyorsunuz.
İşte 6-10 Ağustos 1915 tarihleri arasında gerçekleşen Conk Bayırı Muharebesi, Çanakkale Kara Muharebeleri’nin en kritik safhası ve dönüm noktası olarak kabul edilmiştir.
Conk Bayırı, tarihte, Mustafa Kemal’in yaralandığı yer olarak da iz bırakmış. Kendisinin 10
Ağustos 1915 günü Conkbayırı’ndaki çarpışmalarda bir şarapnel parçasıyla yaralanmasını
bir cep saati önlemiş.
İşte bu olayın gerçekleştiği yerde Yeni Zelanda Tugayı’nda görevleri askerlerin anısına dikilmiş anıtın hemen yanı başında bu olayı sembolize eden bir anıt göreceksiniz.
Saate gelince Mustafa Kemal söz konusu saati muharebelerden sonra birlikte görev yaptığı Alman Generali Liman von Sanders’e hediye etmiş. Malesef bu saatin akıbeti bugün bile ortaya çıkartılamamış.
Benim Conk Bayırı ve ülkemiz için önemi ile ilgili olarak anlatabileceklerim bu kadar.
Çanakkale ile ilgili diğer yazılarımız için Çanakkale Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Sağlıcakla Kalın.